velibircan
23.06.2009, 00:40
Ekşi sözlük'de rastladığım güzel bir tribün yazısını paylaşmak istedim sizlerle...ben bir solukda okudum çok uzun demeyin vakit ayırın sabredin zevkle okuyacağınız bir yazı
- ekseriyetle ilk toplumsallaşma aşamasının yani 0 12 benetton devresinin meselesi olan tribün ortamlarına giriş hadisesi ilerki yaşlara ertelenirse uyum sağlamak adına kendinizi sancılı bir sürecin içinde bulabilirsiniz. evvela sabırlı ve azimli olun.
- tribün hayatınız boyunca sizi bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahili ve harici bedhahlarınız olacaktır.
"hem eziyet çekiyorsun hem üstüne para veriyorsun","şampiyon olunca sanki sana para veriyolar" gibi ekonomik tabanlı ikna cümleleri kafanızı bulandırmasın,siz bir yürek işi yapıyorsunuz.aldığınız hazzın parasal karşılığının olmadığını anlamalarını beklemeyiniz..
- tribüne gire-çıka bünyeniz olumsuz hava koşullarına alışık olacağından,"boyun kadar kar var dışarda,otur evde seyret sıcak sıcak"ya da "ne işin var oğlum adana'da,hemen eve gel" şeklindeki anne replikleri aklınızı çelmesin,sevgi eylem ister.
- "uyutuyorlar olm sizi,futbol kitlelerin afyonudur,boş işler bunlar" diyen filozof arkadaşlarınızı da kaale almayınız.sizinkisi mantığın yanından geçmeyen,tamamen gönülden, gözleri kapalı bir sevda çünkü..
- eğer 5 yaşlarında bir çocuksanız ve babanız üstünüze forma geçirip elinizden tuttuğu gibi anlam veremediğiniz şekilde zıplayan insanların doldurduğu,kalabalık,gürültülü betonarme bir yere götürmüşse korkmayınız,orası artık sizin ikinci evinizdir.bu yeni evinizin bireyleri öyle şen şamata insanlardır ki durmadan şarkı söylerler,zıplarlar hatta bazen de birbirlerine sarılırlar.ama burdaki şarkılar kreşte öğrendiklerinize pek benzemez,babanıza bu şarkılarda geçen kelimelerin anlamını sormayı denemeyiniz..buradaki amcalar maç içinde bazen celallense de sizi görünce hep gülümser,göz kırpar ve hep aynı soruyu sorarlar: en büyük kim ?
- maça beraber gideceğiniz,sizinle aynı aşktan muzdarip,kafa dengi 4-5 kişilik tayfa diye tabir edilen bir arkadaş grubu oluşturun..ilk zamanlar maça yalnız da gidebilirsiniz.unutmayın ki stadyumlar erkeklerin en rahat kaynaştıkları yerlerdir zira ortada çok büyük bir ortak payda vardır.
- stadyumlar bilhassa da açık tribünler imaj ve şekil kaygısının sıfır olduğu yerlerdir.kimse ne giydiğinize ya da saçınızın modeline dikkat etmez, rahat olun..kış aylarında tribünlerde takımın renklerinde atkı,bere ve mont kreasyonundan oluşan kamuflaj modası revaçtadır.yaz modası ise kirli kot-forma-yazlık atkı şeklindedir. çamurlanmasına bozulmayacağınız bir pantalon,eski ama su geçirmeyen rahat bir ayakkabı tercih etmenizi öneririz.
- evden çıkmadan önce sesinizi test ediniz. boğazınızı üşütmemeye dikkat ediniz. takıldığınız tezahuratların sözlerini bestesiyle prova ediniz.
- futbol sadece sahada oynanan 90 dakikadan ibaret değildir.maçın olduğu günü futbola ayırmalısınız.stada gitmek için genelde aynı güzergahı ve taşıtları kullanınız.bu hem tahmini varış saati hesabınızı kolaylaştırır hem de haftalar ilerledikçe aynı yolu kullanan takımdaşlarınıza selam etmeye başlarsınız.
- stadınızın yakınlarında yemek yiyecek,zamanla müdavimleriyle enseye şaplak göte parmak olacağınız büfe ya da küçük restoran tadında bir yer belleyin.tribün kültürünün olmazsa olmaz önemli bir parçasıdır bu.sakın merak edip stad çevresinde satılan seyyar köftelerden yemeyin,kokusu zaten maç öncesi sizi yeterince denyolaştıracak ve agresifleştirecektir.
- içki hadisesi tribün olayını bozar zira binlerce kişinin yanından sıyrılıp zırt pırt çişe gidene kadar goller kaçar,tezahurat bölünür,yerler kaptırılır. alemi maç sonrasına saklayınız.buna karşılık "içkisiz tribüncü pankartsız tribüne benzer" şeklinde bir düşünce de mevcuttur.maç öncesi abartmamak koşuluyla birkaç bira kafidir.
- kuyruğa kaynama yapmak risklidir. uyanıklık yaparken yakalanırsanız sizi oracıkta kaynatabilirler.
- hem stad dışında hem stad içinde ceplerinizi sık sık kontrol ediniz. cüzdan ve telefonu koymak için ön cepleri tercih ediniz.
- polisin içeri sokmanıza izin vermediği üzerinizdeki bozuk paraları çekirdeğe değil enerji vermesi için çikolataya gofrete yatırınız.
- her tarafta takımızın taraftarlarını görmek ilk başlarda sizi heyecanlandırabilir sağa sola koşturabilirsiniz ama sakin olun ne de olsa orası sizin eviniz.
- stada yaklaştıkça kaldırımda durmuş,elleri ceplerinde açık var açık diye fısıldayan kişiler karaborsacılardır.mecbur kalmadıkça itibar etmeyiniz.
- stadyumda gördüğünüz çocuk taraftarlara ilgi ve şefkat gösteriniz.onlar bu tribünlerin geleceğidir.
- her ne kadar tribünde bir bütün olunsa da kitle psikolojisine kapılıp her denileni yapmayınız.kendi kafanızda yargılayıp olur verdiğiniz eylemlerde ve tezahuratlarda yer alınız.
- kız arkadaşınızı en az bir kere maça getirip anlam veremediği bu tutkunuzu daha özenli sözcüklerle ve canlı örneklerle bir kez daha anlatmayı deneyiniz.
- maç bittiğinde sesiniz kısılmadıysa kendinizi kötü hissediniz.zira takımınızı ne kadar çok desteklerseniz galibiyetten ya da şampiyonluktan kendinize çıkardığınız pay o kadar artar.
- kaybedilen maçın ardından hiç boşuna "bir daha maça gelirsem dombili olayım" şeklinde cümleler kurmayınız.15 gün sonra koşa koşa stadın yolunu tutarken mahçup olursunuz.
- deplasman taraftarlığı apayrı birşeydir,tecrübe ister.tribüne yeni başlayanlara pek önerilmez.
- unutmayınız : takımınıza kastedecek rakipleriniz, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.cebren ve hile ile şampiyonluklar,kupalar zaptedilmiş, ya da takımınız bir istikrarsızlık ve başarısızlık sembolu haline gelmiş olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere,klübün dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler.futbolcularınız ruhsuzluk ve formsuzluk içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. bu ahval ve şerait içinde dahi taraftarın görevi takımının arkasında olmaktır.
2-BAZI TRİBÜN TERİMLERİ :
-sosyete: ekseriyetle numaralı tribündeki seyircilere denir.
(bkz: sosyete sosyete singir mingir sosyete)
-reis: amigo ile karıştırılmamalıdır.reis tüm tribünün lideridir.tribün mazisi olan,yaşça büyük,tribünde küçükten pişmiş kişilerdir.tribün aleminde saygı görür.
-tayfa: reise bağlı küçük gruplardır.
-kolpacı: söyledikleri sadece lafta kalan,götünden sallayan anlamında..
-kamil: polis
-her türlü: evet anlamına gelir.
-piiz yapmak: çoğunlukla deplasman otobüsü'ünde alkol almak,kafayı çekmek anlamındadır.
-mevzu:rakip tribünler ile çıkan hertürlü çatışma ve atışmaya denir.
-sağlam tribün: iyi bağıran,ateşli ve mevzudan kaçmayan tribün..
-amigo: genelde birden fazla olurlar ve bulundukları tribünü yönetmekle sorumludurlar.nerede hangi tezahuratın yapılacağına karar vermek,tezahuratlar arasında kopukluğu ve uyumsuzluğu önlemek amigonun ilgi alanına girer.ekseriyetle renkli ve matrak insanlardır.
-yüklen: karşılıklı yapılan tezahuratlarda tribünü gaza getirmek için söylenir.
-set: tribünlerin önündeki beton.
-çekirdekçi taraftar: tezahurat yapmayan,sadece oturup maç seyreden taraftar.
-kaynak yapmak: maç kuyruğunda çaktırmadan araya girmek.
3-tribüncü adamı bozacak hal ve davranışlar:
> deplasman otobüsünde etiform yemek
> deplaman otobüsünde harlequin romanı okumak
> mayıs ayındaki sezonun son maçına parmak arasi terlik giyerek gelmek
> takım atkısına kaşkol demek.
> kolpa yapmak,olmadık yerde mevzu çıkarmaya çalışmak
> maça girerken polis aramasında cebinde çekirdekle yakalanmak
> hıncal uluç'a özenip fular takmak.
> tezahurat yapmadığı anlaşılmasın diye ağız kıpırdatmak.
> takımı yenilince cep telefonunu kapatmak
> biletindeki koltuğu bulup, orada maç izlemek istemek
> tezahuratın melodisini tutturamamak
> karşılıklı tezahürat yapılırken, karşı tarafın söylemesi gereken kısmı da söylemek
-deplasmana giderken 302s ya da 303s model eski bir mercedes otobüse binecekseniz. tepineceksiniz içerde zaten, o yüzden konfor beklemenin alemi yok, yolculuğun tadını çıkartın. haa yok ben gergin olurum derseniz de içeride derin nefes alın, zaten rahatlıyacaksanız.
deplasman otobüslerinden uzak durun gerek yok.misal ankara'ya gidecekseniz atlayın trene arkadaşlarınızla temiz temiz gidin...
-deplasman otobüsüne binmek gibi bir eşşeklik mi yaptınız..zevk almaya bakın artık.sinyal yapmayın.polis çevirince yüzünüz kızarıyor.manasız.
- deplasman maçlarına biletsiz girmeye kalkmayın.polis dikkat ediyor bu noktaya..üç veya dört kontrolden sonra içeri giriyosunuz.aynen paket olursunuz büyük ihtimal..akşam nezarette "maç kaç kaç acaba" diye dolanır durursunuz sonra.
-paranız mı yok veyahut bilet mi bulamadınız maça .telaşa mahal yok.stad kapıları açıldığında kimsecikler yokken oralarda gezinen, kafayı sizin tuttuğunuz takımla bozmuş bir fanatik mutlaka dolaşıyor olacaktır.gidin yanına. çekinmeyin. söyleyin.çift turnike diye bir olay var. zaten sizi her türlü yardım edecektir.poliste kalabalık olmayınca anlayış gösterir maça girersiniz yumuşak yumuşak.
-maça giderken karnınız acıktı."stadda yerim hacı nasıl olsa" demeyin.taksim'e gitmiyosunuz.hem paranıza yazık hem enerjenize.geçiriyorlar içerde.
-bozuk paranızı kilodunuza sokun.evet bir risk var ama en hayırlısı orası inanın
-inönü kapalısında maç seyredecekseniz, üst tribunun sağ ve sol kanatlarını tercih edin. alt tribun zırt bırt üst tribune yüzünü dönüyor bi bok anlamıyorlar maçtan. "iki direğin arası " denilen yerden uzak durun gerek yok. zaten tribun genelinin atmosferi yeter de artar bile.
-deplasmana giderken kapşonlu bi üst bulun kendinize. sidik torbasından ve meşaleden koruyor bi derece.taş gelirse kafanıza yapacak bir şey yok. gidin abdest alın.
-deplasman tribunu maça erken girer, geç çıkar.bu şaşmaz gerçektir.bütün gününüz ölecektir.sonra hayıflanmayın.maç dönüşü iett otobüsünde uyumayın .evet paranoyakça ama karşı takım taraftarlarıda olur o otobüste.
-deplasman tribunu öle her daim sesini çıkaramaz.sabretmeyi öğrenin öyle gidin deplasmana."abicim geldik buraya kadar tribun cırt " diye düşünmeyin..bekleyin..bekleyin .stad susunca allah ne verdiyse bağırın.
- meşale sokmak tek başına yapılmaz.o meşaleyi sokmazlar güzelim öle elini kolunu sallaya sallaya .boş yere kasmayın.zaten organizasyon olursa size de gelir o meşale .
-eğer ev sahibi tribunundeyseniz maçtan önce öle avaz avaz bağırmayın.bırakın deplasman tribunu kafasına göre takılsın bir saat kala sindirirsiniz her türlü..iki saat önceden sidik yarışına girmeyin.adamlar zaten bir avuç, bırakın onlar da eğlensin.
-maç baktınız kötü gidiyor.hemen sus pus olmayın.şu meşhur manchester-bayern maçı misali çok maç dönüyor.destekte kusur etmeyin .
-basket maçlarında gol diye bağırmayın.rakip takım hücum ederken ıslık yapın. orası stad değil farklı bir ortam.
- numaralı tribun maçlarda bağırmaz.orada maç seyredekseniz efendice oturacaksınız.kabullenin bunu .
-voleybol maçlarına giderseniz.en fazla sizden on kişi gelecektir maça.basına yansımaz ama kavga gürültü futbol maçlarından çok olur bu maçlarda.ona göre göze alıp gidin.
-deplasman bileti dağıtacak diye tribun amigoları ile arayı iyi tutuyum diye civciv gibi peşlerinde dolanmayın.o biletlerin yerleri hazırdır.size iki üç sene onlardan hayır gelmez.
-maçlara gidecekseniz arkadaş bulun kendinize.başkaları arasına almaz sizi .siz kendi grubunuzu kurun.grubu kurup yedi cihana duyurmayın.sonra asya kartallarına dönersiniz mazallah.
-devre arasında karşı tribun seyircisine yakınsanız uzaklaşmaya bakın.öle el kol harketleri ile telefon istemeyin.komik oluyosunuz.
-maçtan önce sünger gibi içki içmeyin,dozunu ayarlayın.sonra ailton gol atınca kleberson diye bağırırsınız.o derece sapıttırıyor bu meret adamı.
-tribun içinde kavga çıkacaktır.uzak durmaya bakın.erkeklik yapıp ayırmaya ya da yaklaşmayın bu hadiselere.erkeklik yapanların çoğu burun ameliyatı için sıra bekliyor.unutmayın.
-devre aralarında stadda müzik yayını başlar genelde.oynamayın. şebek diye dalga geçiliyor .orası club değil .merakınız varsa gidin taksime. döktürün pistte.
-devre arasından bir dakka önce su almaya gidin.devre arsında gereksiz kalabalıktan kurtulursunuz.
-maça formanız ile gelin muhakkak.ortalıkta parçalı bulutlu gezmeyin .adamı hasta etmeyin..hadi iyi seyirler sizlere.
> gazeteden şapka yapıp takmak
- ekseriyetle ilk toplumsallaşma aşamasının yani 0 12 benetton devresinin meselesi olan tribün ortamlarına giriş hadisesi ilerki yaşlara ertelenirse uyum sağlamak adına kendinizi sancılı bir sürecin içinde bulabilirsiniz. evvela sabırlı ve azimli olun.
- tribün hayatınız boyunca sizi bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahili ve harici bedhahlarınız olacaktır.
"hem eziyet çekiyorsun hem üstüne para veriyorsun","şampiyon olunca sanki sana para veriyolar" gibi ekonomik tabanlı ikna cümleleri kafanızı bulandırmasın,siz bir yürek işi yapıyorsunuz.aldığınız hazzın parasal karşılığının olmadığını anlamalarını beklemeyiniz..
- tribüne gire-çıka bünyeniz olumsuz hava koşullarına alışık olacağından,"boyun kadar kar var dışarda,otur evde seyret sıcak sıcak"ya da "ne işin var oğlum adana'da,hemen eve gel" şeklindeki anne replikleri aklınızı çelmesin,sevgi eylem ister.
- "uyutuyorlar olm sizi,futbol kitlelerin afyonudur,boş işler bunlar" diyen filozof arkadaşlarınızı da kaale almayınız.sizinkisi mantığın yanından geçmeyen,tamamen gönülden, gözleri kapalı bir sevda çünkü..
- eğer 5 yaşlarında bir çocuksanız ve babanız üstünüze forma geçirip elinizden tuttuğu gibi anlam veremediğiniz şekilde zıplayan insanların doldurduğu,kalabalık,gürültülü betonarme bir yere götürmüşse korkmayınız,orası artık sizin ikinci evinizdir.bu yeni evinizin bireyleri öyle şen şamata insanlardır ki durmadan şarkı söylerler,zıplarlar hatta bazen de birbirlerine sarılırlar.ama burdaki şarkılar kreşte öğrendiklerinize pek benzemez,babanıza bu şarkılarda geçen kelimelerin anlamını sormayı denemeyiniz..buradaki amcalar maç içinde bazen celallense de sizi görünce hep gülümser,göz kırpar ve hep aynı soruyu sorarlar: en büyük kim ?
- maça beraber gideceğiniz,sizinle aynı aşktan muzdarip,kafa dengi 4-5 kişilik tayfa diye tabir edilen bir arkadaş grubu oluşturun..ilk zamanlar maça yalnız da gidebilirsiniz.unutmayın ki stadyumlar erkeklerin en rahat kaynaştıkları yerlerdir zira ortada çok büyük bir ortak payda vardır.
- stadyumlar bilhassa da açık tribünler imaj ve şekil kaygısının sıfır olduğu yerlerdir.kimse ne giydiğinize ya da saçınızın modeline dikkat etmez, rahat olun..kış aylarında tribünlerde takımın renklerinde atkı,bere ve mont kreasyonundan oluşan kamuflaj modası revaçtadır.yaz modası ise kirli kot-forma-yazlık atkı şeklindedir. çamurlanmasına bozulmayacağınız bir pantalon,eski ama su geçirmeyen rahat bir ayakkabı tercih etmenizi öneririz.
- evden çıkmadan önce sesinizi test ediniz. boğazınızı üşütmemeye dikkat ediniz. takıldığınız tezahuratların sözlerini bestesiyle prova ediniz.
- futbol sadece sahada oynanan 90 dakikadan ibaret değildir.maçın olduğu günü futbola ayırmalısınız.stada gitmek için genelde aynı güzergahı ve taşıtları kullanınız.bu hem tahmini varış saati hesabınızı kolaylaştırır hem de haftalar ilerledikçe aynı yolu kullanan takımdaşlarınıza selam etmeye başlarsınız.
- stadınızın yakınlarında yemek yiyecek,zamanla müdavimleriyle enseye şaplak göte parmak olacağınız büfe ya da küçük restoran tadında bir yer belleyin.tribün kültürünün olmazsa olmaz önemli bir parçasıdır bu.sakın merak edip stad çevresinde satılan seyyar köftelerden yemeyin,kokusu zaten maç öncesi sizi yeterince denyolaştıracak ve agresifleştirecektir.
- içki hadisesi tribün olayını bozar zira binlerce kişinin yanından sıyrılıp zırt pırt çişe gidene kadar goller kaçar,tezahurat bölünür,yerler kaptırılır. alemi maç sonrasına saklayınız.buna karşılık "içkisiz tribüncü pankartsız tribüne benzer" şeklinde bir düşünce de mevcuttur.maç öncesi abartmamak koşuluyla birkaç bira kafidir.
- kuyruğa kaynama yapmak risklidir. uyanıklık yaparken yakalanırsanız sizi oracıkta kaynatabilirler.
- hem stad dışında hem stad içinde ceplerinizi sık sık kontrol ediniz. cüzdan ve telefonu koymak için ön cepleri tercih ediniz.
- polisin içeri sokmanıza izin vermediği üzerinizdeki bozuk paraları çekirdeğe değil enerji vermesi için çikolataya gofrete yatırınız.
- her tarafta takımızın taraftarlarını görmek ilk başlarda sizi heyecanlandırabilir sağa sola koşturabilirsiniz ama sakin olun ne de olsa orası sizin eviniz.
- stada yaklaştıkça kaldırımda durmuş,elleri ceplerinde açık var açık diye fısıldayan kişiler karaborsacılardır.mecbur kalmadıkça itibar etmeyiniz.
- stadyumda gördüğünüz çocuk taraftarlara ilgi ve şefkat gösteriniz.onlar bu tribünlerin geleceğidir.
- her ne kadar tribünde bir bütün olunsa da kitle psikolojisine kapılıp her denileni yapmayınız.kendi kafanızda yargılayıp olur verdiğiniz eylemlerde ve tezahuratlarda yer alınız.
- kız arkadaşınızı en az bir kere maça getirip anlam veremediği bu tutkunuzu daha özenli sözcüklerle ve canlı örneklerle bir kez daha anlatmayı deneyiniz.
- maç bittiğinde sesiniz kısılmadıysa kendinizi kötü hissediniz.zira takımınızı ne kadar çok desteklerseniz galibiyetten ya da şampiyonluktan kendinize çıkardığınız pay o kadar artar.
- kaybedilen maçın ardından hiç boşuna "bir daha maça gelirsem dombili olayım" şeklinde cümleler kurmayınız.15 gün sonra koşa koşa stadın yolunu tutarken mahçup olursunuz.
- deplasman taraftarlığı apayrı birşeydir,tecrübe ister.tribüne yeni başlayanlara pek önerilmez.
- unutmayınız : takımınıza kastedecek rakipleriniz, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.cebren ve hile ile şampiyonluklar,kupalar zaptedilmiş, ya da takımınız bir istikrarsızlık ve başarısızlık sembolu haline gelmiş olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere,klübün dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler.futbolcularınız ruhsuzluk ve formsuzluk içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. bu ahval ve şerait içinde dahi taraftarın görevi takımının arkasında olmaktır.
2-BAZI TRİBÜN TERİMLERİ :
-sosyete: ekseriyetle numaralı tribündeki seyircilere denir.
(bkz: sosyete sosyete singir mingir sosyete)
-reis: amigo ile karıştırılmamalıdır.reis tüm tribünün lideridir.tribün mazisi olan,yaşça büyük,tribünde küçükten pişmiş kişilerdir.tribün aleminde saygı görür.
-tayfa: reise bağlı küçük gruplardır.
-kolpacı: söyledikleri sadece lafta kalan,götünden sallayan anlamında..
-kamil: polis
-her türlü: evet anlamına gelir.
-piiz yapmak: çoğunlukla deplasman otobüsü'ünde alkol almak,kafayı çekmek anlamındadır.
-mevzu:rakip tribünler ile çıkan hertürlü çatışma ve atışmaya denir.
-sağlam tribün: iyi bağıran,ateşli ve mevzudan kaçmayan tribün..
-amigo: genelde birden fazla olurlar ve bulundukları tribünü yönetmekle sorumludurlar.nerede hangi tezahuratın yapılacağına karar vermek,tezahuratlar arasında kopukluğu ve uyumsuzluğu önlemek amigonun ilgi alanına girer.ekseriyetle renkli ve matrak insanlardır.
-yüklen: karşılıklı yapılan tezahuratlarda tribünü gaza getirmek için söylenir.
-set: tribünlerin önündeki beton.
-çekirdekçi taraftar: tezahurat yapmayan,sadece oturup maç seyreden taraftar.
-kaynak yapmak: maç kuyruğunda çaktırmadan araya girmek.
3-tribüncü adamı bozacak hal ve davranışlar:
> deplasman otobüsünde etiform yemek
> deplaman otobüsünde harlequin romanı okumak
> mayıs ayındaki sezonun son maçına parmak arasi terlik giyerek gelmek
> takım atkısına kaşkol demek.
> kolpa yapmak,olmadık yerde mevzu çıkarmaya çalışmak
> maça girerken polis aramasında cebinde çekirdekle yakalanmak
> hıncal uluç'a özenip fular takmak.
> tezahurat yapmadığı anlaşılmasın diye ağız kıpırdatmak.
> takımı yenilince cep telefonunu kapatmak
> biletindeki koltuğu bulup, orada maç izlemek istemek
> tezahuratın melodisini tutturamamak
> karşılıklı tezahürat yapılırken, karşı tarafın söylemesi gereken kısmı da söylemek
-deplasmana giderken 302s ya da 303s model eski bir mercedes otobüse binecekseniz. tepineceksiniz içerde zaten, o yüzden konfor beklemenin alemi yok, yolculuğun tadını çıkartın. haa yok ben gergin olurum derseniz de içeride derin nefes alın, zaten rahatlıyacaksanız.
deplasman otobüslerinden uzak durun gerek yok.misal ankara'ya gidecekseniz atlayın trene arkadaşlarınızla temiz temiz gidin...
-deplasman otobüsüne binmek gibi bir eşşeklik mi yaptınız..zevk almaya bakın artık.sinyal yapmayın.polis çevirince yüzünüz kızarıyor.manasız.
- deplasman maçlarına biletsiz girmeye kalkmayın.polis dikkat ediyor bu noktaya..üç veya dört kontrolden sonra içeri giriyosunuz.aynen paket olursunuz büyük ihtimal..akşam nezarette "maç kaç kaç acaba" diye dolanır durursunuz sonra.
-paranız mı yok veyahut bilet mi bulamadınız maça .telaşa mahal yok.stad kapıları açıldığında kimsecikler yokken oralarda gezinen, kafayı sizin tuttuğunuz takımla bozmuş bir fanatik mutlaka dolaşıyor olacaktır.gidin yanına. çekinmeyin. söyleyin.çift turnike diye bir olay var. zaten sizi her türlü yardım edecektir.poliste kalabalık olmayınca anlayış gösterir maça girersiniz yumuşak yumuşak.
-maça giderken karnınız acıktı."stadda yerim hacı nasıl olsa" demeyin.taksim'e gitmiyosunuz.hem paranıza yazık hem enerjenize.geçiriyorlar içerde.
-bozuk paranızı kilodunuza sokun.evet bir risk var ama en hayırlısı orası inanın
-inönü kapalısında maç seyredecekseniz, üst tribunun sağ ve sol kanatlarını tercih edin. alt tribun zırt bırt üst tribune yüzünü dönüyor bi bok anlamıyorlar maçtan. "iki direğin arası " denilen yerden uzak durun gerek yok. zaten tribun genelinin atmosferi yeter de artar bile.
-deplasmana giderken kapşonlu bi üst bulun kendinize. sidik torbasından ve meşaleden koruyor bi derece.taş gelirse kafanıza yapacak bir şey yok. gidin abdest alın.
-deplasman tribunu maça erken girer, geç çıkar.bu şaşmaz gerçektir.bütün gününüz ölecektir.sonra hayıflanmayın.maç dönüşü iett otobüsünde uyumayın .evet paranoyakça ama karşı takım taraftarlarıda olur o otobüste.
-deplasman tribunu öle her daim sesini çıkaramaz.sabretmeyi öğrenin öyle gidin deplasmana."abicim geldik buraya kadar tribun cırt " diye düşünmeyin..bekleyin..bekleyin .stad susunca allah ne verdiyse bağırın.
- meşale sokmak tek başına yapılmaz.o meşaleyi sokmazlar güzelim öle elini kolunu sallaya sallaya .boş yere kasmayın.zaten organizasyon olursa size de gelir o meşale .
-eğer ev sahibi tribunundeyseniz maçtan önce öle avaz avaz bağırmayın.bırakın deplasman tribunu kafasına göre takılsın bir saat kala sindirirsiniz her türlü..iki saat önceden sidik yarışına girmeyin.adamlar zaten bir avuç, bırakın onlar da eğlensin.
-maç baktınız kötü gidiyor.hemen sus pus olmayın.şu meşhur manchester-bayern maçı misali çok maç dönüyor.destekte kusur etmeyin .
-basket maçlarında gol diye bağırmayın.rakip takım hücum ederken ıslık yapın. orası stad değil farklı bir ortam.
- numaralı tribun maçlarda bağırmaz.orada maç seyredekseniz efendice oturacaksınız.kabullenin bunu .
-voleybol maçlarına giderseniz.en fazla sizden on kişi gelecektir maça.basına yansımaz ama kavga gürültü futbol maçlarından çok olur bu maçlarda.ona göre göze alıp gidin.
-deplasman bileti dağıtacak diye tribun amigoları ile arayı iyi tutuyum diye civciv gibi peşlerinde dolanmayın.o biletlerin yerleri hazırdır.size iki üç sene onlardan hayır gelmez.
-maçlara gidecekseniz arkadaş bulun kendinize.başkaları arasına almaz sizi .siz kendi grubunuzu kurun.grubu kurup yedi cihana duyurmayın.sonra asya kartallarına dönersiniz mazallah.
-devre arasında karşı tribun seyircisine yakınsanız uzaklaşmaya bakın.öle el kol harketleri ile telefon istemeyin.komik oluyosunuz.
-maçtan önce sünger gibi içki içmeyin,dozunu ayarlayın.sonra ailton gol atınca kleberson diye bağırırsınız.o derece sapıttırıyor bu meret adamı.
-tribun içinde kavga çıkacaktır.uzak durmaya bakın.erkeklik yapıp ayırmaya ya da yaklaşmayın bu hadiselere.erkeklik yapanların çoğu burun ameliyatı için sıra bekliyor.unutmayın.
-devre aralarında stadda müzik yayını başlar genelde.oynamayın. şebek diye dalga geçiliyor .orası club değil .merakınız varsa gidin taksime. döktürün pistte.
-devre arasından bir dakka önce su almaya gidin.devre arsında gereksiz kalabalıktan kurtulursunuz.
-maça formanız ile gelin muhakkak.ortalıkta parçalı bulutlu gezmeyin .adamı hasta etmeyin..hadi iyi seyirler sizlere.
> gazeteden şapka yapıp takmak