[Kasım Öktem]

Ben evden izin alamadığım için ve maddi sorunlar nedeniyle pek deplasmana gidemedim. Yaşım büyüyünce ve şehir dışına okumaya gidince gitmeye başladım deplasmanlara. Sivas dışında 6 ilde Sivasspor'un maçına gittim.

Ankara'da öğrenci olduğum için şehir dışında gittiğim ilk maç Gençlerbirliği maçıydı. Biletler 10,5 TLydi bilen bilir. O sezon Ankaragücü ve Hacettepe maçlarına da gittim. Ankaraspor'un stadyumunun yerini bilmediğim için o maça gitmemiştim. Ankara'daki maçları deplasman olarak görmüyorum.

İlk deplasmanım 3 sezon önceki 2-2'lik Kayseri deplasmanıydı. Gitmeden önce dayının teki yanımıza gelip yaşlı gözlerle 67 yılındaki olayı anlattı kendisi de varmış o sene. O günden beridir deplasmana gitmiyormuş onu anlattıydı.

Unutamadığım deplasman Trabzonspor'a 6-1 yenildiğimiz deplasmandı. Otobüs parasını falan hep cebimizden vermiştik. Eksik çıkmıştı onu da cebimizden verip 5 parasız kalmıştık deplasmanda. Zigana geçidinden geçerken sisten 2 metre ilerisini göremiyorduk, otobüs yürüyüş hızıyla ilerliyordu.
Stada girerken polis fotoğraf makinemin pillerini almıştı stad içerisinde fotoğraf çekememiştim. Maçta olay çıkmıştı ilk kez polisten biber gazı yemiştim, coptan da kıl payı kurtuldum. Maç esnasında Trabzonlular bize ellerine ne geçtiyse attı, gökten bildiğin demir para yağıyordu.
Skora mı üzülelim sırtına cop vurulan 15-16 yaşındaki arkadaşlara mı üzülelim bilemedik. Bu deplasmanı hiç unutacağımı sanmıyorum.

Geçen sezon tribünden soğuduğum için deplasmana falan gitmedim. Sadece Ankara'daki ve Sivas'taki maçlara gittim. En son gittiğim deplasman 2010-2011 sezonundaki Karabük maçı.

16 aydır deplasmana gitmedim, özledim deplasmanı. Bu sene Eskişehir ve Kayseri deplasmanlarına gitmeyi düşünüyorum.