Cevap: CENAZEDE BULUŞUYORUZ
Son dakikaya kadar ümidimizi koruduk. Bütün samimiyetimizle dua ettik, yalvardık, yakardık, gözyaşı döktük, pişmanlıklarımızı büyüttük...
Sağlık haberi ulaşsın kurbanlar keselim dedik, adaklar adadık...
Gelen çelişkili bilgiler arasında, en çok, gönlümüzü ferahlatan haberlere itibar ettik.
Yapılan her açıklamadan bir müjde bekledik.
Saatlerce bekledik, günlerce bekledik.
Nihayet üçüncü gün yetişti acı haber.
***
Takvimlerimiz 25 Mart tarihinde kaldı. Yaprakları koparamaz olduk.
Muhsin Başkan, takvimleri ve saatleri, günleri ve geceleri, ayları ve yılları bize bırakarak gitti.
Sonsuzluğun sahibine ulaştı. Mekânı Cennet olsun.
Bizi kendi halimize bıraktı.
Veda ederken hepimizi Allah'a emanet etti.
***
Her zaman öyle yapardı.
Bütün buluşmaların, bütün görüşmelerin sonunda, daima Allah'a emanet eder, öyle ayrılırdı.
Hazırdı çünkü.
İki saniye sonrasına garantimiz olmadığının çok iyi farkındaydı ve bunu hep vurgulardı.
***
İnandığı gibi yaşadı, yaşadığı gibi inandı.
Yalpalamadı. Oradan oraya zıplamadı. Ne iltimas bekledi, ne ödül.
Acı çekti, çile çekti, işkence gördü, zorlukların binbir türünü yaşadı, hiç birinden yılmadı.
Hiç birinden şikâyet etmedi.
Mücadelesini kararlılıkla, korkusuzca sürdürdü.
Sana yardım ederim, sana destek veririm ama karşılığında şunu isterim demedi kimseye.
Her şeyin Yüce Mevlâ'dan geldiğini ve bütün yolların oraya vardığını biliyordu. Şükretti.
***
Aramızdan ayrılırken bize büyük bir miras bıraktı.
Dürüstlük timsaliydi. İnanç eriydi. Gönül adamıydı.
Muhsin Başkan, vefatıyla büyük birliği sağlamış oldu.
Seçim telaşını unuttuk, mitingler iptal edildi; Ergenekon davasını unuttuk...
Akşam eve dönerken ekmek ve zeytin götürmeyi bile unuttuk.
Yarın cenaze töreninde o birliğin ne kadar büyük olduğunu göstereceğiz...
***
__________________
Edep ile gelen Saygı ile karşılanır...
|