Konya Maçı Sonrası Genel Değerlendirme

[talha58]

Arkadaşlar Konya'dan Sivas'a biraz önce geldim. Uzun zamandır yazmıyordum. Sadece maçla ilgili olmadığı için birkaç görüşümü birleştirerek önümüzdeki rotayı değerlendirmek istedim.

Takıma değinmeden önce taraftarımıza teşekkür ederim. Deplasmanda bizi yalnız bırakmadılar. Ben stadyumdaydım ama deplasman tribününde yer alamadım. Taraftarımız gayet iyiydi. Takımımızı desteklediler maç öncesinde. Fakat iki eleştirim olacak. Birincisi Konya ile husumeti olan "Ankaragücü" için neden bağırıldı. Ankaragücü ile eskiden beri dostluğumuz var Konya seyircisini rahatsız edecek şekilde durduk yere bağırmaya gerek yoktu. Daha dikkatli olmalıyız. Ayrıca 70. dakikada nedendir bilemedim bize ayrılan tribün boşaldı. Sanırım Sivasspor taraftarı olarak maç sonuna kadar tek ben kalmışımdır.

Maçtan sonra Mecnun başkanın yanına gittiğimde oldukça moralsizdi. Mağlubiyetten çok oyun ilerisi için endişelendirdi herkesi. İşte o nedenle uzun bir aradan sonra ayrı bir başlıkta toparlama gereği hissettim.

Maç öncesi takımımızın ısınması bana sanki çok ciddi gibi gelmemişti. Maçta da gerçekten çok kopukluk vardı. Defansif orta saha anlamında 3 oyuncu birden sahadaydı. Hakan, Kadir, Adem. Bana kalırsa sezonun ilk yarısında olduğu gibi Hakan henüz ilk 11 için aranılan kan değil. Gol bölgesine koşular yaparak goller atıyor ama mevkisinde geriye dönüş, alan kapatma ve topu etkili kullanma noktasında çok daha iyi iş yapması lazım.

Kadir çok önemli bir oyuncu ama bazen hatalar yapabiliyor. O hataları doğal karşılıyorum. Mevki itibariyle ve aldığı yük anlamında işi kolay değil. Bana kalırsa Adem ve Kadir oynadığında Hakan'ın yedekte olması gerekir. Ama hocanın tercihi Hakan'ı daha ofansif kullanmak istemiş olabilir. Aynı tip oyuncularla orta saha çizgisinin gerisinde devamlı yan paslarla hızlı atağa da çıkamıyoruz. Neyseki Cicinho var, herkesin gözü onu arıyor ve sağ bek olmasına rağmen herkes oyunu kurması için ona dönüyor.

Oyun itibariyle topu çevirip dolaştıran ve bir nevi ortada sıçan diye tabir ettiğimiz oyunu oynayan ama ceza sahasına çok yakın olmayan bir takım hüviyetindeyiz. Topun ayakta kalması iyi ama bunun rakip sahada ve rakibi rahatsız edip pozisyona girecek şekilde olması gerekir. Mesela dünkü maçta Konya, kendi sahamızda top çevirmemize müsaade etti. Bu top dolaştırmalar rakibi çok fazla etkilemiyor.

Defansta Ümit Kurt geldiğinden beri dikkatimde. Geçen yıl kupada Trabzon maçında bu sene Gs ve Akhisar maçlarında ve diğer bazı maçlarda zamanlama, hamle ve pozisyon hatalarını bariz şekilde yapıyor. O bölgede çok hamleli olmayan ve nispeten ağır bir oyuncudan daha kademe anlayışlı ve teknik bir oyun beklenir.

Forvet konusuna gelirsek çok büyük sıkıntı görürüz. Oyun sistemi pivot santfor anlayışına uygun olmamasına rağmen yeni transferimiz çok hareketli olmayan pivot santfor tipinde. Halbuki sezonun ilk yarısında henüz hazır olmayan Cebbur ve Utaka değişken, pozisyon açan ve sisteme uygun tarzda isimlerdi. Eleştiriler çok yapıldı ama Utaka'nın hazır olmasa bile arkadan gelen Aaatıf için de bir şans olabildiğini gördük. Dünkü maçta Aatıf'ın rakip savunma arasında kaybolduğunu ve yalnız kaldığını gözlemledik. Halbuki pozisyon açan ve değişken oynayan bir forvet varken sürpriz koşularla arkadan gelerek pozisyonlara çokça giriyordu.

Devre arası transferlerde birkaç tane daha genç oyuncu bulabilirdik. Grosicki, Cebbur gibi kulübeyi zenginleştiren oyuncuların yerini de en azından düşünmemiz gerekirdi. İnşallah sıralamada çok yer kaybetmeyiz.

Son olarak oyun anlayışımızda biraz revizyon gerekebilir. Rakipler de biliyorlar artık anlayışımızı. İlerde çok basmadan uzun toplarla ve hızlı ataklarla etkili olabiliyorlar. Taraftar olarak da yeni bir başlangıç yapmamız gerekiyor. Fb maçıyla inşallah tekrar bir canlanma yaşarız.