-->: BİR DEMET ŞİİR
Vuslat
Uyan babacığım uyan, işte ben geldim,
Sonsuzluk bahçesinden gonca gülleri derdim.
İkinci hayatıma dünden beri uyandım,
Anamın kapısına bugün geldim dayandım.
Dünyanın çilesini ben de artık bitirdim,
Bütün dostlarından sana selam getirdim.
Sonsuzluk bahçesinden gonca gülleri derdim,
Uyan babacığım uyan, işte ben geldim.
Buyur oğlum Ahmet, buyur hoş geldin,
Acelen neydi oğlum, neden tez geldin?
Tanıyordum çevreni, seni herkes severdi,
Dünya senin daha yaşamana değerdi.
Uzat ellerini baba önce öpeyim,
Bütün dertlerimi sonra dökeyim.
Kırk iki yıl evvel babamın ocağında,
Buluverdim kendimi anamın kucağında.
Çetin zorluklara göğsünü geren,
İlçem Akçaabat, köyüm Akören.
Çocukluk beynimde yüce amaçlar,
Dümdüz gelirdi bana karşı yamaçlar.
Temiz dağ havasına her gün doyardım,
Başımı anamın dizlerine koyardım.
Çabuk geçti çocukluk, gençlik daha güzeldi.
Ardından hemen acı gurbetlik geldi.
Hatay ve Sivas'ta çocukları okuttum,
Dürüstlüğü onlara kilim gibi dokuttum.
O yıllarda daima bahtım ne de açıktı,
Uzun süre ararken falda gelinin çıktı.
Sen de sevmiştin onu Naciye'ydi adı ya,
Düşüverdi gönlüme beni çekti batıya.
O küçücük yuvamız bize saray olmuştu,
On yıllık beraberlik mutlulukla dolmuştu.
İyi bir öğretmendim, mesleğimi severdim,
Ne kötü bir söz söyler, ne de bir kez döverdim.
Allah'ın kullarıyla ne küstüm ne darıldım,
Ömrümce hiç kimseyi kırmadım, hep kırıldım.
Dürüstlük ilkesinin gül yüzüne vuruldum,
Çalıştım çabaladım, ama çabuk yoruldum.
Coşkulu çağlayandım taştan taşa savruldum,
Sonlarında ömrümün bir köz gibi kavruldum.
Boyum uzun, gönlüm bol, saçlarım ak.
Hesaplarım hep düzgün alnım açık yüzüm ak.
Küçükleri hep sever büyükleri sayardım.
Sonbaharın sonunda yaprak gibi sarardım.
Toprak kendine çeker sararan her yaprağı,
Burnumda tütüverdi Trabzon'un toprağı.
Ölüm çok kısa yoldu, koşarak erdim baba,
Köyümü çok özledim, uçarak geldim baba
İrfan Ünübol
|