Cevap: Sivas İki Transfer Daha Yapacak
Hazırlık maçlarındaki sonuçlar lige yansımıyor
Ülkemizi Şampiyonlar Ligi'nde temsil edecek iki takımdan birisi olan Sivasspor, hazırlık maçlarında pek de iyi bir tablo çizemeyince dikkatler hazırlık maçlarına çevrildi. Hazırlık maçları ciddiye alınmalı mı; ne kadar ölçüdür ya da bazı hazırlık maçlarının gereği var mıdır gibi sorular sorulmaya başlandı.
Eskiden isimleri dostluk maçı olurdu, bazen de bir jübile vesilesiyle oynanırdı. Şimdi ise hızla endüstriyelleşen futbolda hazırlık maçı kavramı da paraya tedvir edilir oldu. Bazı takımların yurtiçi kampları yerine ısrarla yurtdışına gitmelerinin sebebi sadece iklim şartları değil elbette! Adı sanı duyulmamış; bizdeki karşılığı Okmeydanıspor olan takımlarla maçlar yapmaktaki asıl amaç, kampı neredeyse bedavaya getirmek! Hatta bazen bu hazırlık maçları pazarlık maçlarına dönüşebiliyor. Hem de çift yönlü pazarlık, bir yandan organizatörlerle pazarlık öte yandan sahaya dalan seyircilerle forma, resim ve imza pazarlığı. Nihayetinde daha evvel Fatih Tekke'nin bir hakemle yaşadığı ve lige yansıyan ciddi bir ceza alarak, Bülent Uygun ve ekibinin bir Trabzonsporlu taraftarla, Sabri'nin ise kendi taraftarıyla yaşadığı sıkıntıların temelinde de bu acayiplikler silsilesi var.
2005-06'nın devre arası kampında Fenerbahçe'nin rakibi olması gereken Belçika takımı Louvierre, maç için önerilen teklifi az bulmuş ve maça çıkmaya son anda ikna edilmişti. Ocak 2004'te ise Fenerbahçe ile otel sahasında karşılaşacak olan Rus takımı Amkar Perm maça çıkamamıştı. Zira takımın 8 oyuncusu otelin asansöründe mahsur kalmıştı! Hazırlık müsabakalarının gerçeği yansıtması hususunda kaygılar söz konusuyken yine de bu maçların takımlarla ilgili tahminlere kapı açtığı da inkâr edilemez! Gelgelelim bazen hazırlık maçları tam aksi bir manzara da koyabiliyor ortaya. Söz gelimi Kocaelispor, 2001-02 sezonu öncesinde ilk olarak R.Sociedad'ı 2-1 yenmiş, peşinden ise Seaman, Bergkamp, Piress, Wiltord gibi as oyunculardan oluşan Arsenal'i 4-1 ile adeta ezmişti. Lakin aynı Kocaelispor, o sezonun ilk altı maçında sıfır çekmişti. Samsunspor ise küme düştüğü sezon 16 takımın katıldığı Akdeniz Kupası'nı kazanmıştı. Yine F.Bahçe'ye dönersek 2004'te Juventus'u 2-0; 2005'te ise Everton'ı 5-0; yine her iki sezonda W.Bremen'i 4-1 ve 2-1 mağlup etmişlerdi. Fakat o iki sezon da Avrupa'daki hüsranlar serisine son verilememişti. Aynı F.Bahçe 1998-99 sezonunun devre arasında B.Dortmund'u 5-2 ile dağıtarak göz dağı vermiş ama ligi ancak 3. sırada bitirebilmişti. Galatasaray da 2003-2004 sezonunun devre arasında Antalya Efes Cup'ı müzesine götürmüş ancak sonrasında lig tarihinin en kötü sezonlarından birisini yaşamıştı. Beşiktaş ise 100. yılı öncesinde Almanya'da genelde kaybetmişti ve daha da ilginci Yunanistan'da AEK'ya 5-1 yenilmişti. Ancak o sezonun Beşiktaş'ı, sezonu tek mağlubiyetle ve rekor puanla şampiyon olarak kapatacaktı! Netice itibarıyla hazırlık maçları sürecinde işlerin iyi gitmesi devamının da geleceği anlamını taşımıyor kesinlikle...
Anlayan anlamıştır zaar...........
|
.gif){kind=avatar}
.gif){kind=avatar}
Yahu iki laf söyleyen hemen teseli bejekeli geseli edilip kenara konuluyor. Hele siteye artık eskisi gibi uğramıyorum bile biçoğunun sayesinde wallahi soğuttular beni Sivasspordan nedir bu febe aşkıyla konuşmalar bir anlam veremiyorum. Zamanında 3. ligdeydik 2. ligdeydik başımızda osman seçilmiş vardı ama Sivassporluyduk febeli değil. Yarası olan gocunur arkadaşlar istanbulu teseyi destekleyipte burda fanatik Sivassporlu rolü oynur çoğu kimse...
Normal
