2010 Dünya Kupası Elemeleri

[TracyMcGrady58]

İstanbul ayağı tamam
(A) Milli Futbol Takımı, 19. Dünya Kupası Avrupa elemeleri 5. Grup'ta Ermenistan ile 6 Eylül Cumartesi günü deplasmanda yapacağı maçın İstanbul'daki hazırlıklarını tamamladı. Milliler, teknik direktör Fatih Terim yönetiminde, bu akşam BJK İnönü Stadı'nda basına kapalı çalıştı. Futbolcular antrenmanda, ısınma hareketlerinin ardından çifit kale maç yaptı.

Karın bölgesindeki ağrıları süren Mehmet Aurelio, takım arkadaşlarından ayrı, fizyoterapist eşliğinde koşu yaparken, sağ üst baldırında hafif sakatlığı bulunan Arda, ısınma hareketlerinin ardından, takımın yaptığı çift kale maça katılmadı ve koşuyla antrenmanı tamamladı.

(A) Milli Futbol Takımı, Ermenistan maçı için yarın sabah 09.30'da özel bir uçakla başkent Erivan'a gidecek.

[TracyMcGrady58]

Erkasap Belçika yolcusu
(A) Milli Futbol Takımı Antrenörü Müfit Erkasap, 19. Dünya Kupası Avrupa elemelerinde Türkiye ile birlikte 5. Grup'ta yer alan Belçika'nın, Estonya ile yapacağı karşılaşmayı izlemek üzere Belçika'ya gidecek. Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamada Müfit Erkasap'ın, (A) millilerin 10 Eylül'de İstanbul'da karşılaşacağı Belçika'nın, Estonya ile yapacağı maçı yerinde izleyeceği bildirildi.

Bu nedenle (A) Milli Takım'ın Ermenistan maçı kafilesinde yer almayacak olan Erkasap, 6 Eylül Cumartesi günkü Belçika-Estonya maçını izleyecek ve Belçika Milli Takımı ile ilgili Fatih Terim'e ayrıntılı rapor verecek.

[TracyMcGrady58]

Poulsen'e göre de favoriyiz
Ermenistan Milli Takımı, 2010 Dünya Kupası Elemeleri 5. Grup'ta Cumartesi günü Türkiye ile kendi sahasında yapacağı maçın hazırlıklarını sürdürdü. Karşılaşmanın oynanacağı Hrazdan Stadı'nda gerçekleştirilen antrenmanda Ermenistan Milli Takımı futbolcuları, ısınma hareketlerinin ardından pas ve şut çalışması yaptılar. Teknik direktör Jan Poulsen'in, idmanda hücum organizasyonları üzerinde durduğu gözlendi.

Bu arada Poulsen, Türkiye'nin galibiyete yakın olduğunu, ancak kendilerinin iyi bir skor elde etmek için mücadele edeceklerini söyledi. Futbolcular da Türkiye'nin gücünün farkında olduklarını, dostluğun kazanmasını istediklerini ifade ettiler.

[TracyMcGrady58]

Ermenistan maçı öncesi!
Tarihi Ermenistan-Türkiye karşılaşması için Ermenilerin tek dileği var: "Bu maç kapıların açılmasına, iki halkın birbirini tanımasına ve önyargıların yok olmasına vesile olsun"..Ermenistan-Türkiye milli maçı nedeniyle Erivan yollarına düştük. Hayli maceralı geçen yolculuktan sonra indiğimiz ve Ermeni kökenli Amerikalı bir işadamı tarafından yaptırılan hayli konforlu Zvartsnost Havaalanı'nda rehberimiz Antakyalı Vartkei ve şoförümüz Kago ile buluştuğumuzda çektiğimiz acı biraz da olsa azalmıştı. Ermenistan'ın maç nedeniyle vize almaması nedeniyle hayli yoğun olan giriş kuyruğundan sonra, "vira bismillah" diye başladığımız Ermenistan günlerinde gördüklerimiz, dinlediklerimiz, yediklerimiz, içtiklerimizle karşılaştığımız ise kendileri hakkındaki bütün önyargılara rağmen barış dilinde ısrar eden ve kapalı olan sınır kapılarının açılmasını isteyen bir halk oldu. Ermenistan'ın şimdiki hükümetine çok keskin bir muhalefet yürüten partilerin dış politikadaki dengeleri bozmamak ve olası bir dostluk zeminini etkilememek için mitinglerini ertelemesi ve kendi tabirleriyle "karı-koca kavgasına komşuyu dahil etmemeye" çalışması da diyalog isteğinin en önemli kanıtlarından biriydi.

BİZE ÇOK BENZİYORLAR
Ermenistan'da herkes elbette maçtan haberdar ama Türkiye'de alışık olduğumuz türden bir gerilim hatta bazı gazetelerde yazıldığı üzere had safhada bir heyecan yok. Maça dair en önemli emare sokaklarda her zamankinden daha fazla görülen polisler, ama onlar da silahsız. Ülkede polisler sadece sıkıyönetim ya da savaş zamanlarında kendilerine zimmetli silahlarını taşıyorlar. Büyük caddelerdeki tek tük bilboardlarda halk maça ilgi göstermeye çağrılıyor ama bir yandan da yüksek tutulan bilet fiyatları, maçta olası bir tepkiyi de önlemeye yönelik. Bu satırları okuyan bir kısım insanın çok da hoşuna gitmeyecek bir tespitle başlayalım: Ermeniler bize çok benziyor. Sigara içişleriyle, trafikteki kural tanımazlıklarıyla, kıt kanaat geçinmeleriyle, en çok da fizikleriyle. Onları bizden -maalesefayıran en önemli şey ise eğitime, kültüre yaptıkları yatırımlar. Ermenistan yoksul bir ülke, o yüzden dünyanın dört bir tarafından gelen gazeteciler ve bir avuç Türk futbol taraftarı onlar için baş tacı.

ÖNCELİKLERİ EKMEK KAVGASI
Erivan'da soykırım anıtını gezmedik ama soykırımın burada tartışılmaz bir olgu olduğunu söylemek en doğrusu. Rehberimizin Doğu Anadolu'dan hep Batı Ermenistan olarak bahsetmesi bile bunun tezahürüydü. Ancak yine de Ermenistan Ermeniler için soykırım miti, diaspora Ermenileri kadar öncelikli değil. Sokaktaki sade Ermeni için ekmek kavgası her şeyden önemli. Ne kadar tanıdık değil mi?

[TracyMcGrady58]

Savunmada zaafımız var!
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Ermenistan ile yapacağımız karşılaşma öncesinde savunmada sıkıntı yaşıyor.Terim'i kara kara düşündüren ise, defans bloklarının çatısını yabancılardan kurmayı seçen takımlarda zar zor forma bulan futbolcuların formsuzlukları. Özellikle geçen sezon gösterdiği performansla Fenerbahçe'nin bankoları arasına giren ve Avrupa'nın en iyi sağ bekleriyle kıyaslanacak duruma gelen Gökhan Gönül ile geçtiğimiz sezon ligdeki ve EURO 2008'deki grafiğini aratan Galatasaray'ın sol beki Hakan Balta'nın mevcut durumları, Fatih Terim'i endişelendiriyor.

İBRAHİM KAŞ 11'DE
Servet Çetin'in istikrarını koruması nedeniyle biraz da olsa yüzü gülen Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'in, yarınki Ermenistan karşılaşmasında savunmayı Gökhan Gönül-İbrahim Kaş-Servet-Hakan Balta'dan oluşturması bekleniyor.

[erol_58]

neden sedat bayrak- abdurahman dereli- mehmet yıldız gibi kendini kanıtlamış oyuncuları almaz nasıl bir sistemi varki bu adamın geçen sezon şampiyonluğu kıl payı kaçıran türkiyeye kendini gösteren benim gücüm bu diyen takımın futbolcusunu alacaksın formalitede olsa alacaksın fatih terim

[TracyMcGrady58]

Milli Takım Erivan'da
2010 Dünya Eleme Gruplarındaki ilk maçını yarın Ermenistan ile oynayacak olan A Milli Futbol takımı başkent Erivan'a ulaştı.

Millileri havaalanında Ermenistan Futbol Federasyonu temsilcileri karşıladı. Alanda polislerin sıkı bir güvenlik önlemi aldıkları görüldü. Milli takım kafilesi polis kontrolünde otobüse binerek kalacağı otele doğru hareket etti.

Başkent Erivan'daki havaalanında basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan Federasyon Başkanı Mahmit Özgener, "Sporda politikanın yeri yok. Ümit Milli Takımımız daha önce Ermenistan'da 2 kez maç yaptı ve çok iyi ağırlandı. A Milli Takımımızın bu ilk maçı. Yine en iyi şekilde ağırlanacağımızı düşünüyorum. bizim hedefimiz eleme maçlarına 3 puanla başlamak" diye konuştu.

[TracyMcGrady58]

Milli Takım otele yerleşti
2010 Dünya Kupası Elemeleri'nde, 5. Grup'taki ilk maçında yarın Ermenistan ile karşılaşacak (A) Milli Futbol Takımı, kamp yapacağı otele yerleşti.
Milli takım kafilesi, havaalanından çıktıktan sonra şehrin biraz dışında bulunan ve Türk inşaat şirketinin yaptığı Golden Palace Otel'e ulaştı. Milliler, güzergah boyunca herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmadı.

(A) Milliler, maçın oynanacağı Hrazdan Stadı'nda TSİ 18.00'de antrenman yapacak. Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'in de antrenman öncesinde basın toplantısı düzenleyeceği belirtildi.

[TracyMcGrady58]

"Kim kazanırsa sevineceğiz"
Büyük güne sadece 1 gün kaldı...Ulusal Futbol Takımı, 2010 Dünya Kupası Elemeleri'nde Ermenistan ile karşı karşıya geliyor.
Tek beklentimiz Ay-Yıldızlıların 90 dakikadan galip ayrılması. Elbette bu maç 'sportif' bakımdan taşıdığı anlamların çok ötesinde şeyler ifade ediyor.

Ermeni diasporası sözde soykırım iddialarıyla maçı farklı bir arenaya çekmeye çalışıyor. Hatta radikal gruplar miting hazırlığında. OIaya farklı yaklaşanların sayısı ise azımsanmayacak kadar fazla. Özellikle Türkiye'de yaşayan Ermeni gazeteci dostlarımızın yarınki mücadeleyle ilgili söylemleri bizi olay çıkmaması yönünde umutlandırıyor...


ARİS NALCI (Agos Gazetesi Haber Müdürü):

Ermenistan-Türkiye maçının sadece bir futbol karşılaşması olarak kalmaması gerekir. Bir maçtan çok daha fazla şey ifade ediyor. İki ülke arasında önemli adımlar atılıyor. Ülkelerin devlet televizyonları arasında protokol imzalanması önemli bir olay. Ama her şeyi bu maça bağlamak doğru olmaz. İki toplum arasında bu spor müsabakası belki de bir köprü görevi görecektir. Maça gidince neler hissedeciğimi merak ediyorum. İki tarafta kazandı. Türkiye'de yaşayan Ermeni bir genç olarak Avrupa üçüncülüğünde büyük sevinç yaşadım. Ermenistan yükselişe geçen bir ekip ve özellikle sahasında başarılı işler yapıyor. Ancak Türkiye maçın favorisi.

ARİ HADDELER (Marmara Gazetesi Yazı İşleri Müdürü):

Ermenistan sporda çok yeni bir ülke. 1992'den beri bağımsız. Çok genç bir milli takımları var. Türkiye ile aynı kiloda tartılmaması gerekir. Türkiye fersah fersah önde. Aslında biz burda kazanacak olanın dostluk olduğuna inanıyoruz. Ermenistan'ın şansı olmadığını biliyoruz. Kim kazanırsa sevineceğiz. Gerginlik olacağını zannetmiyorum. Türk Futbol Takımı'nın sıcak karşılanacağına inanıyorum. Marjinal gruplardan gösteri olacaktır elbette. Fakat Ermenistan'da büyük çoğunluğun Türkiye'ye sevgiyle baktığını düşünüyorum.

ARA KOÇUNYAN (Jamanak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni):

Sportif açıdan ele alıcak olursak Türkiye şanslı. Türk Milli Takımı, Avrupa Şampiyonası'ndan yeni çıktı. Tabii böyle uluslararası turnuvalarda elde edilen başarılardan sonra hep üzerine birşeyler koymak için çabalanır. Fatih Terim ve ekibi de büyük hedefler koydular. Türk futbolu Ermenistan'a nazaran deplasmanda da olsa sonucu lehine değiştirebilecek potansiyele sahip. Her takımın kendi sahasında güçlü olduğu gerçeği de unutulmamalı. Futbolda mucizelere yer vardır, bütün güzelliği de budur. Siyasi yönden Fatih Terim'in basın toplantısındaki vurgusu çok önemli. Terim 'Futbol hızlı oynanan bir oyun. Tarihin yükünü omuzlarımıza alırsak yavaşlarız' dedi. Bu çok doğru bir söylemdi. Buradan yola çıkacak olursak sahada ibre Türkiye'den yana, siyasi bakımdan ise iki ülke kazançlı çıkacak.

[TracyMcGrady58]

Dünya Kupası yolculuğu başlıyor
2010 yılında Güney Afrika'da düzenlenecek 19. Dünya Kupası Finalleri öncesi Avrupa elemeleri 5. Grup'taki ilk maçını yarın deplasmanda Ermenistan ile yapacak olan Türk Milli Futbol Takımı, 3. kez bu büyük organizasyonun finallerinde yer almak için yola çıkıyor.
(A) Milli Futbol takımı, 85 yıllık tarihinde daha önce Dünya Kupası finallerine sadece 2 kez katıldı.

1950'deki finallere ''masraflı olacak'' gerekçesiyle katılmayan Türkiye, 1954'te ise Franco adlı İtalyan çocuğun çektiği kura sonucu finallere gitti.

1930 yılında Uruguay'da başlayan Dünya Kupası heyecanına, ilk kez 1950 Dünya Kupası Finalleri için ortak olan Türkiye, Avusturya'ya iki maçta da yenilmesine karşın, bu ülkenin finallere katılmama kararı alması üzerine, finallerde mücadele etme şansını yakaladı. Ancak Türkiye de, FIFA'nın gösterdiği rakip olan Suriye'yi 7-0 yenmesine karşın, ''masraflı olacak'' gerekçesiyle Brezilya'daki finallere katılmaktan vazgeçti.


-FRANCO'NUN UĞURU VE 1954 İSVİÇRE-


(A) Milli Futbol Takımı'nın katıldığı ilk Dünya Kupası, 1954'te İsviçre'de düzenlenen finaller oldu.

Elemelerde İspanya'ya ilk maçta 4-1 yenilen, ikinci maçı 1-0 kazanan Türkiye, statü gereği tarafsız sahada (Roma) yapılan üçüncü maç 2-2 sonuçlanınca, iş kuraya kaldı. Franco adlı bir İtalyan çocuğun yaptığı kura çekimi sonucu, Türkiye finallere katılma hakkını elde etti.

Finallerde, ilk maçında Almanya'ya 4-1 yenilen (A) Milli Futbol Takımı, Güney Kore'yi 7-0 yenmeyi başardı. Kurallar gereği bir kez daha Almanya ile karşılaşan Milli Takım, 7-2'lik yenilgiyle 1954 Dünya Kupası Finalleri'ne veda etti.


-ASYALI TÜRKİYE'YE ''HAYIR'' -


Türkiye, bir sonraki Dünya Kupası mücadelesine, FIFA'nın, maçlarını Asya grubunda oynatmak istemesi üzerine katılmadı.

Avrupa grubunda yer almakta ısrarlı olan Türkiye, FIFA'yı protesto ederek, İsveç 1958 elemelerinde yer almadı.


-BAŞARISIZ DÖNEM-


1962 yılında Şili'de yapılan Dünya Kupası için elemelerde yeniden Avrupa grubunda mücadele eden (A) Milli Futbol Takımı, Norveç'i iki maçta da yenmesine karşın, Sovyetler Birliği'ne iki maçta da yenilince, final umutlarını tüketti.

İngiltere 1966 ve Meksika 1970 finalleri için elemelerde başarısız sonuçlar alan Türkiye, Almanya 1974 Dünya Kupası elemelerinde, İtalya'nın ardından grubunda ikinci olabildi.

Ay-yıldızlı ekip, Arjantin 1978, İspanya 1982 ve Meksika 1986 elemelerinde de umduğunu bulamadı.


-1990 FİNALLERİ ''KILPAYI'' KAÇTI-


Türkiye, 1990 Dünya Kupası Finalleri'ne katılma şansını son maçta elinden kaçırdı.

Sovyetler Birliği, Avusturya, Doğu Almanya ve İzlanda ile aynı grupta yer alan Türkiye, Sovyetler Birliği ile deplasmanda oynadığı son maçına final vizesi umuduyla çıktı. Bu maçı 2-0 kaybeden Türkiye, grupta 3. olurken, Sovyetler Birliği ve Avusturya, ilk iki sırayı alarak finallerde mücadele etme hakkını kazandı.

(A) Milli Futbol Takımı, ABD 1994 ve Fransa 1998 Dünya Kupaları elemelerinde de amacına ulaşamadı.


-AVUSTURYA'DAN BU KEZ SÖKE SÖKE-


(A) Milli Futbol Takımı, 1950 Dünya Kupası Finalleri'ne katılma hakkını elde eden, ancak çekilerek bu şansını o zaman Türkiye'ye bırakan Avusturya'dan, 2002 Dünya Kupası Finalleri için bileğinin hakkıyla vize aldı.

Avusturya'nın yarım asır önceki vizesine rağmen, ekonomik açıdan Brezilya'daki finallere katılmaktan son anda vazgeçen Türkiye, play-off baraj maçlarında bu kez rakibini 1-0 ve 5-0'lık skorlarla yenerek, 2002 yılında Güney Kore ve Japonya'nın ev sahipliği yaptığı 17. Dünya Kupası Finalleri'ne katılma hakkını kazandı.


-2002'DE TARİHSEL BAŞARI-


(A) Milli Futbol Takımı, Japonya ve Güney Kore'nin ev sahipliği yaptığı 2002 yılındaki 17. Dünya Kupası Finalleri'nde tarihi bir başarıya imza attı.

Milliler, 48 yıl sonra katıldıkları finallerde Brezilya, Kosta Rika ve Çin ile aynı grupta yer aldı. Gruptaki ilk maçında Brezilya'ya 2-1 yenilen ay-yıldızlı ekip, Kosta Rika ile 1-1 berabere kalıp, son maçta Çin'i 3-0 yenerek gruptan averajla çıkmayı başardı.

2. turda ev sahibi ülkelerden Japonya'yı 1-0 yenmeyi başaran milliler, çeyrek finalde de Senegal'i ''altın gol''le 1-0 geçerek yarı finale çıktı. Yarı finalde yine Brezilya ile eşleşen ve 1-0 yenilen Türkiye, final şansını kaçırırken, üçüncülük maçında diğer ev sahibi Güney Kore'yi 3-2 yenip, tarihsel bir başarıyla üçüncülüğü elde etti.


-2006'YA İSVİÇRE FRENİ-


Türkiye, 2006 yılında Almanya'da düzenlenen 18. Dünya Kupası Finalleri'ne ise baraj maçlarında İsviçre'ye takılarak katılamadı.

Ay-yıldızlı ekip, deplasmandaki ilk maçta 2-0 yenildiği İsviçre karşısında, İstanbul'daki olaylı maçı 4-2 kazanmasına rağmen, gol averajıyla final biletini kaçırdı.