Cevap: Maçı Değerlendirelim
Değerli Arkadaşlar
Geçen senelerin aksine topun efendisi bir Sivasspor görüyoruz sahalarda. Önceki senelerde kazandığımız topları ya şişirerek yada ikinci veya üçüncü pasta rakibe teslim edip topun peşinden koşan bir takım iken bu sene ister içeride isterse dışarıda topu kontrol edip ayağa pas yapan ve rakiplerini topun peşinde koşturan bir Sivasspor var artık.
Kalede güven veren bir Korcan, sağ bekte Cicinho, sol bekte Ziya, ortada Da Costa, Ümit ve oynadığında Navratil telaşsız ve akıllı oynayınca, orta sahaya oyun kurmak düşüyor.
Önceki senelerde çok kötü oynayan ve rakibe gollük ikramlarda bulunan Kadir, Adem ile birlikte dinamo gibi çalışınca Sivasspor'un oyunu güzelleştikçe güzelleşiyor.
Önceki yıllarda tutuk olan ve pek şans bulamayan, ama benim hep 10 numara olarak gördüğüm Adem klasını konuşturunca bizim işimiz kolaylaşıyor, rakibin işi ise iyice sarpa sarıyor.
Sadece orta sahayı değil sahanın tamamını hallaç pamuğu gibi atan Atıf, sağ kanadı koridor haline getiren Burhan ile hücüm gücümüz gittikçe katlanıyor. Şu an için tek sorunumuz ileri uçtaki son adamlarımız. Utaka, Cebbur ve oynadığında Abdulkadir istenileni bir türlü veremediler. Bu sorunu çözdüğümüzde Sivasspor fırtınasının önünde duran kalmayacak inşallah...
Bursaspor maçına gelince, yukarıda özetlediğim Sivasspor'u gördük sahada. Cebbur dikkatli ve istekli olsaydı maça 1-0 önde başlayacaktık ama, o dakikada uyuyan Cebbur, çıkarılıncaya uyumaya devam etti ve adeta Sivasspor'un 10 kişi oynamasına neden oldu.
Oyunumuzun eksik ve sorunlu tarafı, çok yan pas yapmamız, buna karşın ne şutu düşünmemiz ne de rakip müdafanın arkasın adam kaçırmamamız. Evet belki bu pas trafiği rakibi yoruyor, yıpratıyor olabilir, lakin bizi de yoruyor.
Topu ayağına alan oyuncularımız rakibinin üzerine gidip geçmekten adeta korkuyor, rakibin arkasına fırlaması gereken oyuncularımız aksine top ayağındaki oyuncumuza yaklaşıyor ve başlıyor dar alanda paslaşmalar.
Şimdiye kadar oynadığımız rakipler hemen hemen bizim ayarımızdaki takımlar idi. Ama son 6 haftada önce Galatasaray, sonra Beşiktaş ile deplasmanda oynayacağız. Bu takımlara karşı bu kadar yan top rakibi değil bizi sıkıntıya düşürür diye korkuyorum. Yapacağımız, Burhan'ın ve Atıf'ın yaptığında başarılı olduğu rakibin üzerine gitmek ve arkasına sarkmak olacaktır.
Top rakipteyken geri çekildiğimizde rakiplerimizin zorlandığını görüyoruz. Bu aşamada orta saha oyuncularımızın rakibini kovalaması da şart. Kopenhag, bu taktikle Galatasaray'dan üç puanı aldı, biz de çok rahat alabiliriz.
Bir sözüm de Cebbur'a olacak, Yunan Ligi'nde gol kralı olmuş bir futbolcunun ciddiyetini ne zaman göreceğiz? Utaka'nın olmadığı bir maçta bulduğu şansı bu şekilde harmamaz iyi bir futbolcu.
Roberto Carlos takımı tamamen değiştirmiş durumda. Fakat oyuncu değişikliklerinde ben çok geç kaldığını düşünüyorum. İkinci yarıya Hakan ile başlamalıydı, ama neredeyse 75 dakika Cebbur'a katlanmamızı bekledi.
Milli maç arasını en iyi şekilde değerlendirmemiz gerek. 200 Km ötemizde iki Kayseri takımı var, aralarda onlarla Sivas'ta veya Kayseri'de hazırlık maçları yapılabilir.
İyiyiz, daha da iyi olabiliriz ve de olmamız gerekir, Carlos'un gösterdiği hedefe ulaşmak istiyorsak...
|
.gif){kind=avatar}
Normal
