SİVASSPOR HAKKINDA BİR YENİ SEZON ANALİZİ
Çok değil, bundan dört yıl önce şampiyonluk mücadelesini son virajda Beşiktaş’a kaybetmiş, Şampiyonlar Ligi elemelerine dört şampiyon dışında katılma hakkı elde eden ilk kulüp olan Sivasspor için o günler çok uzaklarda kaldı. Önce Bülent Uygun’un takımı yeniden yapılandırmasının ardından takım hüviyetini kaybeden ve düşüşün önüne teknik adam değişikliğiyle de geçemeyen Sivas ligde dahi tutunamayacak duruma gelmişken Ocak 2011’de doğru bir karar vererek takımı doğru bir isme emanet etti: Rıza Çalımbay.
Aslen Sivaslı olan Çalımbay, kadro kalitesi oldukça yetersiz ekibi devralıp başarılı bir devre arası transfer dönemiyle yeniden yapılandırmayı bildi. Ligin en yetenekli ve yaratıcı kanat oyuncuları arasında yer alan Kamil Grosicki’nin yanı sıra daha önce takip edip Türkiye’ye getiremediği Michael Eneramo’yu Tunus’taki karışıklıkların etkisiyle Sivas’a kazandıran Rıza hoca, kısa sürede takımı istediği noktaya getirip ligin son bölümünde kırmızı-siyahlı yönetimin ve taraftarların rahat bir nefes almasını sağladı. 2011/12 sezonuna daha rahat bir giriş yapması beklenirken, Türk futbolunu sarsan şike skandalının en çok sarstığı kulüplerden birisi de Sivasspor oldu.
Hayatım Futbol’un Aralık 2011’de yayınlanan 12.sayısında yer alan röportajda içini döken Çalımbay, o dönem oldukça iyi giden ve başarılı bir futbol oyna takımın psikolojisini tek bir cümleyle açıklamıştı: “Tabii ki bizim işimiz ne şartta olursa olsun oyuncuları hazırlamak, ama takım etkilenmedi de diyemem. Etkilendiği zamanlar çok oldu. Bir seferinde Kayseri maçına gidiyoruz. Televizyon seyrederken bir bakıyoruz, altyazı geçiyorlar, Sivas küme düşecek, diye.”
Başkan Mecnun Odyakmaz ile takımın eski golcüsü Mehmet Yıldız’ın tutuklu yargılandığı bu dönemde saha içine tutunmayı başaran Sivasspor oynadığı futbolla herkesin takdirini toplamayı bilmişti. Grosicki-Eneramo ortaklığına dayanan hücum planı kuran ve 4-2-3-1 formasyonuyla sahaya iyi yayılan bir ekip yaratan Rıza hoca, saha dışı faktörlere rağmen ligin en gözde takımlarından birini oluşturmuştu. Her ne kadar dar rotasyon ve sıkıştırılmış fikstür sebebiyle son aylarda tekleyerek cepte gibi gözüken Avrupa Ligi play-off grubu biletini son anda kaçıran Sivasspor için 2012/13 sezonu yeni bir sayfa demek ve henüz bu sayfaya bir önceki kadar iyi bir yazı yazılacağı şüpheli.
Yaz transfer döneminin başında 1,5 sezondur ortaya koyduğu başarılı performansla ligin en iyi 9 numaraları arasında anılmaya başlanan Michael Eneramo, sözleşmesi sona erince takımdan ayrıldı.
Uzun süre yurtdışından birçok takımla görüşen Nijeryalı golcü en sonunda kürkçü dükkanına geri döndü ve Sivasspor’la yeniden anlaştı. Kısacası Sivasspor’un Felipe Melo’su oldu ve iki aydır takımla çalışmamanın eksiklerini ligin ilk bölümünde yaşayacak gibi görünüyor. Rıza Çalımbay da bundan epey şikayetçi. Sivaslı teknik adam, takıma katılan diğer forvet Roman Bednar’ın da ilk kamp dönemine yetişmediğini hatırlatarak bunun yapılabilecek en büyük hatalardan biri olduğunu söylemiş ve satır aralarında yeni sezonun çok da kolay geçmeyeceğinin altını çizmişti: “Böyle giderse işimiz çok zor!”
Oynadığı son hazırlık maçında Gençlerbirliği’ne 7-1 mağlup olan ve özellikle savunmada alarm veren Sivasspor’da taraftarlar da tedirgin bir bekleyiş içinde. Özellikle son maçta Hurşut ve Jimmy Durmaz karşısında yokları oynayan bekler Ziya ve Uğur’un sezonu çıkarıp çıkaramayacağı soru işareti. Savunma göbeğinde sene başında Ankaragücü’nden alınan Jan Rajnoch’a görev veren Rıza hocanın bu hatta kadro içinden bir çözüm üretip üretemeyeceği de muamma. Tüm bunlara karşın Eneramo’yu geç de olsa takımda tutmayı başardılar ve hücumun temel direği, yaratıcı gücü Kamil Grosicki de aynı şekilde takımda. Bu iki oyuncunun uyumu ve form tutmasıyla çıtayı yine küme düşme hattının uzağına rahatlıkla koyabilecek bir takım olan Sivasspor, mental açıdan çok daha rahat girdiği bu sezonda saha içi sorunlarını çözerse bunu başarması için önünde hiçbir engel yok.
Teknik direktör – Rıza Çalımbay
Kırmızı-siyahlıların teknik direktörü Rıza Çalımbay bugün takımın hâlâ bir Süper Lig takımı olmasının en temel sebebi ve şehirde kredisi epey yüksek. Sezon başında Beşiktaş’la yaptığı görüşmeler Sivas’la arasında bir git-gel yaşatsa da takımda kalacağını açıklayan Çalımbay, özellikle forvet takviyelerinin kamp dönemine yetişmemesinden şikayetçi olsa da bu dönemi en az hasarla atlatabilecek yönetim becerisine sahip. Bunu geçen sezon önünü dahi göremeyen kadroyu bir arada tutup oynattığı futbolla zaten göstermişti.
Çalıştırdığı takımlarda hep olumlu izler bırakmayı bilen bir teknik adam. Kariyerinin en uzun soluklu deneyimlerinden birini memleketinde yaşıyor ve oturttuğu düzenin üzerine koymak isteyecektir. Nihai hedefi ligin düzenli takımlarından biri olmak olan ve Avrupa kupasını şart koşmayan Sivasspor’da küme düşme hattına fazla yaklaşmadığı sürece de bunu yapacak zamanı var. Ligin en iyi teknik adam-kulüp uyumlarından birini sergileyen Çalımbay, daha uzun seneler takımda kalacağa benziyor.
Gelecek vadeden oyuncu – Murat Akça
Yaş ortalaması yüksek bir ekip olmasa da genç oyunculardan çok erken olgunluk dönemindeki isimleri kadrosunda barındıran Sivasspor’un öne çıkan en önemli genç oyuncusu 1990 doğumlu Murat Akça. Galatasaray altyapısında uzun yıllar görev yapan ve A2 takımda kaptanlığa kadar yükseldikten sonra Florya’dan profesyonel futbola atılan Murat, 2010’da 2B takımlarından Adana Demirspor’a transfer oldu. Sertlikten çekinmeyen yapısı ve korkusuz müdahaleleriyle dikkat çeken Murat, kısa sürede Süper Lig’e geri döndü ve Sivasspor’da şans bulmaya başladı.
182 cm’lik boyu bir stoper için kısa sayılabilecek düzeyde olsa da Savunma hattında yaşanan problemlere çözüm olabilecek çevikliğiyle Murat bu sezon da forma şansı bulacak isimlerden olacak gibi. Galatasaray altyapısından ayrıldıktan sonra kendine Süper Lig’de yer açabilen oyuncular arasında kendine yer açtığını da şimdiden söylemek mümkün. İlerleyen yıllarda tecrübelendikçe forma giydiği takımlarda üstleneceği roller de artacaktır. Lider karakteriyle de bunun üstesinden gelmeyi başaracak bir oyuncu.
Beklentiler
Aralık ayında gerçekleştirdiğimiz röportajda Rıza Çalımbay’a sezon sonu hedefini sorduğumuzda verdiği yanıt açıktı: “Bu seneki tek hedefimiz sezonu tamamlamak! Sezon başında elbette başka planlarımız da vardı ama gelişen durumlardan dolayı sadece ligi iyi bir yerde bitirelim, yeter diye düşünüyoruz.” Bu sene Sivasspor’un önünde herhangi bir psikolojik engel yok gibi görünüyor ve kadro da büyük ölçüde korunduğundan ilk 10 yine gerçekçi ve başarılabilir bir hedef olarak görülebilir. Öte yandan savunma hattında sıkıntı yaşaması öngörülebilecek Sivas’ta hücumun yaratıcı gücü Grosicki’nin formsuz bir sezon başlangıcı yaşaması onları bu hedefinden uzakta tutabilecek ihtimallerden birisi. Avrupa Ligi play-off grubu da bu sezon olmayacağından ilk 4’e girip Avrupa Kupaları’na katılma gibi bir üst düzey hedefin pratikte karşılığının olmadığını da söylemek gerek. Rıza Çalımbay, Sivasspor yönetimi ve taraftarlar güvende geçirilen bir sezonu yeterli görecek gibi gözüküyor.
- – - – -
Gelen oyuncu Geldiği kulüp Bonservis
Aatif Chahechouhe Chernomorets 800.000€
Abdulkadir Özgen Sivasspor 500.000€
Şaban Özel Sakaryaspor 250.000€
Korcan Çelikay Beşiktaş 90.000€
Doğa Kaya Antalyaspor Bedelsiz
Roman Bednar Blackpool Bedelsiz
Erhan Güven Mersin İY Bedelsiz
Giden oyuncu Gittiği kulüp Bonservis
Tomas Rada* Vysocina Jihlava Bedelsiz
Cihan Özkara Erciyesspor Bilinmiyor
Muhammed Ali Atan Sumqayit Bilinmiyor
Timurçin Konuk Şanlıurfaspor Bilinmiyor
*Kiralık gönderildi
- – - – -
Taraftar yorumu
Ümit İlhan, 35, finans ve spor yazarı
Sivasspor adına geçen sezon nasıl geçti?
Şike sarsıntısıyla başlayan geçtiğimiz sezonda açıkçası Sivasspor, taraftar olarak beklediğimizin üzerinde bir performans gösterdi. Bu süreçte takımın başında Sivas’ın içinden biri olan Rıza Çalımbay’ın yer alması belki sürecin daha az hasarla atlatılmasını sağladı. Özellikle çok rahat gol bulan takım taraftarın yüzünü futbol olarak da güldürdü, keyif verdi.
Bu sezondan beklentiler neler?
Geçen sezona göre fark yaratacak herhangi bir transfer yapılmadı. Bütçenin çok daraltılması nedeniyle transfer sezonunda sadece önemli diyebileceğimiz Chahechoue transferi yapıldı. Sezon öncesi hazırlık maçlarında alınan kötü sonuçlar(0-5, 1-7 ) pek hoş bir izlenim vermiyor, ayrıca diğer Anadolu takımlarının güç kazanması nedeniyle geçen seneki yerini koruması ciddi bir başarı olarak görülebilir.
Sizce taraftarın en sevdiği oyuncu kim?
Pini Balili Balili ayrıldıktan sonra çok belirgin öne çıkan bir isim yok, yabancı oyunculardan Kamil Grosicki ve Eneramo en sevilen isimler. Yerlilerden ise Erman Kılıç öne çıkıyor.
Sizce taraftarla arası en kötü oyuncu kim?
Genel olarak böyle bir durumdan söz edemeyiz ancak dönem dönem kaptan Hayrettin Yerlikaya için tribünden garip sesler, homurtular yükselebiliyor.
Geçen sezonun gözleri yaşartan anı neydi?
İki açıdan bakabiliriz; Fenerbahçe’nin 27 maçlık yenilmezlik serisini noktaladığımız Sivas’taki 2-0′lık maç mutluluktan, 3 Temmuz günü şike haberlerinde adımızı gördüğümüzde üzüntüden gözler yaşardı.
Yazar: Uğur Karakullukçu hayatimfutbol.com
|