Abdullah YİĞİT / Hürdoğan Gazetesi
Sivaslı bu duyguyu hep yaşıyor
Aslında, şimdi yazacaklarımı daha önce yazacaktım ama gündemin yoğunluğu nedeniyle bugüne kaldı.
Bilindiği gibi geçen hafta Tokat’ta Tokatspor-Fenerbahçe maçı oynandı. Sağolsun Tokatspor yönetimi bu maça bizide davet etti.
Maç sabahı Tokat’a gittiğimizde herkeste bir heyecan,bir heycan vardıki sormayın gitsin.
Kolay değil, Tokatspor tarihinde ilk defa 4 büyütülmüş takımdan birisiyle oynuyor. Maç biletlerinin aşırı yüksek olması ( 100-200 TL) nedeniyle 6 bin kişilik stadda beklenen doluluk yoktu ama insanların ve yönetimin heyecanı gerçekten görülmeye değerdi.
Stada yakın bir yerde başında Sivasspor şapkası olan birisi dikkatimi çekti ve yanına yaklaşıp ”Sivas’ın neresindensin?” diye sordum. Bana Sivaslı olmadığını,başındaki şapkayıda bu sezon Sivas’ta oynanan Fenerbahçe maçında aldığını söyledi. Sonrada başladı anlatmaya.
”Ben Tokatlıyım,ama ikinci takımım Sivasspor. Sivas’daki kritik maçlara mutlaka gidip destek veriyorum...” Aslında bu Tokatlı arkadaşın söyledikleri, Sivaslı olupta (!) rakipleri destekleyen,daha doğrusu 3 büyütülmüş takımın borazanlığını yapanlarada iyi bir cevapdır.
Stadın içine girip maaç saatini beklerken,Tokatlı bir grup gazeteci arkadaşla konuşuyoruz.
İçlerin birisi ”Ya Abdullah bey, biz böyle bir heyecanı ve mutluluğu ilk defa yaşıyoruz,belki bundan sonra dahada yaşayamayız,ancak siz bir sezonda bu duyguyu en az 7-8 defa yaşıyorsunuz” diyerek Sivas’a olan hayranlığını diyle getirdi.
Tokat için, akşam ulusal kanalların birisinde ”Tokatspor” denmesi olağanüstü bir durum,ama Sivasspor için sıradan bir olay.
Ben bunları şunun için yazıyorum. Sivasspor’un kıymetini ve farkını daha iyi anlamak için Sivas dışına gitmek,yada Sivaslı olmayan birisinden Sivasspor’u dinlemek lazım.
Hazır Tokat’tan laf açılmışken,gerçekten çok büyük incelik yapıp, eski futbolcuları, Hikmet Kasap, hocaları Lütfü Baykuş ve biz gazetecileri davet eden başta Kulüp Genel Sekreteri Halis Sağlam olmak üzere, bütün Tokatspor yönetimine teşekkür ediyorum.