Abdullah YİĞİT / Hürdoğan Gazetesi
“ ...Bugünkü maçta benim tek korkum, şansın yanımızda olmaması ve hakem Fırat Aydınus’un da kritik noktalarda bizi zor durumda düdükler çalmasıdır...”
Maç günü işte bunları yazmıştım! Sivasspor’un şanssız olacağı sanki içime doğmuştu! Maçın 57. dakikasında Mehmet Yıldız topa ceza alanı çaprazında sahip oluyor, sonra sırasıyla Önder, Lugano ve Carlos’u ipe dizer gibi dizerek geçiyor ve topa öyle vuruyorki kaleciyi geçip üst direkten geri geliyor.
Diğer köşede bulunan Abdurrahman “Allah ne verdiyse vuruyor” bu defada topun önüne Selçuk geliyor ve ondan dönüyor. 78. dakikada Balili sahneye çıkıyor ve o şutunu çakıyor. Top kaleci Volkan’ın bakışları arasında kaleye gidiyor biz “gool” diye ayağa kalkıyoruz, sonra top yine üst direkten geri gelip kalecinin kucağında kalıyor. Bunlara “ballılık” demezlerde ne derler?
Şimdi herkes bir hafta boyunca Carlos’un attığı golü konuşacak ve öve öve bitiremeyecek. Ahh! O Mehmet Yıldız’ın üç futbolcuyu dizerek geçip vurduğu top gol olacaktıki! Bakalım o zaman Carlos’un golümü, yoksa Mehmet Yıldız’ın golümü konuşulacaktı?
Şu maçın hakkı en az beraberlikti. Hani futbol oynamasan, pozisyon bulmasan alınan 1-0’lık yenilgiye fazla üzülmem. Ama futbol adına her şey yapılıyor, iki top kaleciyi geçip direkten dönüyor, rakibe kendi sahasında fazla pozisyon vermiyorsun ve 1-0 kaybediyorsun.
Sivasspor sadece direkten dönen toplarıyla şansız değildi! Takımın “hamalı” olarak bilinen Yasir’in ve sol kanatı iyi kullanan Hayrettin’in sakatlanarak oyundan çıkanları da, Sivas için talihsizlik, Fener için çok büyük şanstı.
Bütün şanssızlıklara rağmen biraz daha dikkatli olsaydık bu maçtan en az bir puanı rahat alırdık. Rakipten fazla korner ve frikik kullanmamıza rağmen neredeyse hiç birisini ceza sahasına doğru düzgün göndermedik. Sadece bunu bir kez yaptık, onda da Murat altı pas içinde topu kafayla auta attı. Ben Balili neden oyundan alındı doğrusu pek anlam veremedim. Fener’in en çok çekindiği futbolcuların başında gelen Balili’nin sakatlığıda yoktu. Bülent hoca tercihini niye böyle yaptı çözemedim.
Maçın hakemine gelince. Bakmayın Fenerli’lerin yaygara yapıp hakemi eleştirdiklerine..Onlar alışmış her zaman hakemlerin lehlerine düdük çalmalarına. Maçın 72. dakikasında Gurbanov’a orta alanda faul yapıldı, Balili topu önüne aldı tam giderken hakem lehimize düdük çalıp faulü verdi. Oysa bu pozisyonlarda Balili’nin ne yapacağını herkes bilir. Hakem önemli bir avantajımızı kesti. Bu pazisyondan hemen sonra, Mehmet Yıldız dokunmadığı halde, topa her müdahelesi faul kokan Lugano kendini acı içerisinde yere bıraktı. Sanki Mehmet ayaklarını kırmış gibi yere yatıp kıvrandı, tribünler protesto etmeye başladı. Oysa Lugano’nun sarı kartı vardı, hakemi aldatmaya yönelik hareketten atmalıydı.
Ben Fenerlilerin söylediğine değil, gözlerimle gördüğüme inanırım.