SivasSpor.com - Yiğidoların Özgür Sesi

Spor medyasının duayenlerinden program yapımcısı ve sunucu hemşehrimiz Şansal Büyüka, Sivasspor’un Türkcell Süper Ligi’nde kalıcı olması için,Sivaslıyım diyen herkesin takıma sahip çıkması gerektiğini söyledi.

Spor medyasının duayenlerinden program yapımcısı ve sunucu hemşehrimiz Şansal Büyüka, Sivasspor’un Türkcell Süper Ligi’nde kalıcı olması için,Sivaslıyım diyen herkesin takıma sahip çıkması gerektiğini söyled
 ve ekledi “Şimdi destek zamanı”
8 Ocak 1947 Sivas’ta doğan Baba memleketi Düzce, anne memleketi Adapazarı olan Şansal Büyüka,Sivas’ın hasretle burnunda tüttüğünü dile getirerek “Babam Sivas’ta Orman Fidanlık müdürüydü. Sivas’ta dünyaya geldim. Orman fidanlığında bir rüya gibi yetiştiğimi söyleyebilirim. Çocukluğum rüya gibi geçti. İnanılmaz cömert bir doğanın içinde, kışın karlar altında, atların kızakları çekerek bizi okula götürdüğü ve ancak filmlere konu olabilecek bir çocukluk dönemi geçirdim. İlkokulu Ziya Gökalp İlkokulu’nda bitirdim, ortaokul son sınıfa kadar Sivas’ta okudum. Babamın tayini nedeniyle ortaokul son sınıfta Adapazarı’na geldim.
Adapazarı’na geldiğimde o dönem tem ve otobanlar yoktu. Şehirlerarası otobüsler Adapazarı’ndan geçip giderdi Sivas’a. Sivas’a giden otobüsleri seyrederdim durup. Hasret giderirdim, Sivas’ın bende çok özel bir yeri vardır.
[B]SİVAS’A GİDEN OTOBÜSLERİ HASRETLE SEYREDERDİM[/B]
Babası Sivas’ta Orman Fidanlık Müdürü iken dünyaya gelen spor programı yapımcısı ve sunucusu Şansal Büyüka, “Sivas gözümde, burnumda, içimde, yüreğimde her yanımda tütüyor. Babamın tayini nedeniyle Adapazarı’na geldiğimizde Sivas΄a giden otobüsleri seyrederek hasret giderirdim. Sivas΄ın bende çok özel bir yeri vardır” dedi.
Lig TV΄de yayınlanan Maraton Programı΄nın yapımcısı ve sunucusu olan Hemşehrimiz Şansal Büyüka çok özel açıklamalarda bulundu. Yöneltilen soruları cevaplarken zaman zaman duygulanan Büyüka, Sivaslılara mesajlar verdi.
[B]SİVASSPOR’UN MÜTHİŞ ÇIKIŞI VAR[/B]
Büyüka “Sivasspor’un özellikle son bu ikinci yarıda müthiş bir çıkışı var. Lige geldiğinden bu yana da çok istikrarlı bir yapısı var Sivas takımının. Kaldı ki Sivas kara kışların geçtiği, şartların kötü olduğu bir il. Sivasspor lige geldiği ilk yılda uzunca bir süre sahasının onarımı nedeniyle dışarıda oynamak zorunda kalan bir takım. Bütün bunlar Sivas’ı rotadan çıkartabilir, geldiği yere geri gönderebilirdi. Kabul edelim ki Sivas ciddi biçimde istikrarlı ve gerçekçi yönetiliyor. Ekonomik paralarla iyi transferler yapılabiliyor. Bunda başkanın İstanbul çevresi, özellikle menajerlikten hocalığa gelen Bülent Uygun’un futbolun içinden yetişmiş olması, Türkiye’yi tanıması, piyasayı tanıması iyi bir bütünlük sağlamaları, bugün Sivas’ı bu noktada tutuyor.
[B]BÜLENT BİR NUMARA HOCA[/B]
Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun ile ilgili de görüşlerini dile getiren Şansal Büyüka “Bülent Hoca Türkiye’nin çok üst düzey bir golcüsüydü, futbolcusuydu. Menajerlik döneminde de, öyle sanıyorum ki yönetim biçimi açısından eksiyi-artıyı, fazlayı-eksiği, yanlışı her şeyi gördü. İşin başına geldiğinde de kendisi o gördüğü eksiği gidermeye çalıştı, fazlayı da dengelemeye çalıştı. Yani bugün bakarsanız Turkcell Süper Ligi’nin en başarılı bir iki hocasını say deseniz, birinde Bülent Hocanın ismini vermek durumundasınız.
Bir konuyu hatırlatmakta da fayda görüyorum. Ben Sivasspor’a Sivaslının fazlaca sahiplendiğine inanmıyorum. Fazlaca sahiplenen, kabul edelim ki başkanı var, onun dışında da birkaç tane Sivasspor gönüllüsü var. Ben çektikleri ekonomik sıkıntıları da biliyorum. Bu kadar ekonomik sıkıntıya rağmen bu istikrarı sürdürebiliyorlarsa yöneticilik adına, hocalık adına onları kutlamak lazım.
[B]SİVASSPOR’A SİVASLI SAHİP ÇIKMALI
[/B]Sivasspor’un kalıcı olması için Sivas halkının, Sivas dışında yaşayan Sivaslıların Sivasspor’a sahip çıkması lazım. Sivas’taki yerel güçlerin, yerel kurumların-kuruluşların sahip çıkması lazım. Başka türlü kalıcı olamaz, başka türlü iz bırakamaz açık konuşalım.
Sivaslı çok kalabalık olabilir ama ses vermesi lazım. Sonuca gitmesi lazım. Sivas kalabalık ama sonuçta kulübe nasıl bir katkı oluyor. Eğer kalabalıktan gelip maç seyredip gitmeyi anlıyorsak, bu çok yararlı bir kalabalık değil. Ekonomiye katkı sağlama adına, kulübe sahiplenme adına, kötü günde kulübün yanında olma adına bir kalabalığın olması lazım.
[B]SİVASLILARA MESAJ[/B]
Sivas insanının nasıl olduğunu Sivasspor maçlarında bütün Türkiye görüyor. Kaybettiği maçta bile Sivaslı rakip takımı alkışlarla gönderiyorsa, Sivas halkının hoşgörüsünü görmek lazım. Aşıklar, ülkenin kültürüne katkıda bulunanlar Sivas’tan çıkar. Sivas maalesef son dönemlerde talihsiz bir otel faciasıyla, hep kötü yönleri ile anıldı. Kaldı ki Kurtuluş Savaşı΄nın ilk adımlarının atıldığı yerlerden biridir Sivas. Sivas kültürün başkentlerinden biridir. Bunu çok açık ve net söylüyorum. Son dönemlerde bu imaj zedelenmiş, yıpranmış, yaralanmış olsa bile bu gerçeği kimse inkar edemez. O bakımdan Sivaslının kendi kültürüne sahip çıkması gerekiyor. Sivaslının kulübüne sahip çıkması gerekiyor. Sivasspor΄u bir futbol olayı olmaktan çıkarıp Sivas΄ın sosyal olgusu olarak düşünmek gerekiyor. Sivaslı kentine ve takımına sahip çıkmalıdır. Sözle değil, uygulamayla.
[B]SİVAS’A GELMEYİ DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?[/B]
Sivas’a gelmeyi hep düşünüyorum. Sivas gezilerini maalesef hep erteliyorum. Niye erteliyorum onu da bilmiyorum. İstasyon Caddesini, Temel Tepeyi, Orman Fidanlığını inanılmaz özlediğim yerler var Sivas’ta. Ayrıldığımdan beri 1 yada 2 sefer gittim Sivas’a. Sivas çok çok gözümde, burnumda, içimde, yüreğimde her yanımda tütüyor. Sivas’a en kısa sürede gitmeyi çok istiyorum.
[B]TÜRK SPOR BASINDA ÇOK ETKİLİ BİR YERDESİNİZ. BU MEVKİYE HANGİ BARİDELERİ ATLATARAK GELDİNİZ?[/B]
Bu mevkiye çok çalışarak geldim. Nişanlandığım gece nişanlımı bıraktım, gittim fotoğraf çektim. Bir yılbaşı günüydü ve usta isimlerden kimse işe gitmiyordu. İş acemilere ve stajyerlere kalmıştı. O görev bize düşüyordu ve o gece en az 3-4 dışar da kaldım.
İlk çocuğumun yani kızımın doğduğunda da gazetedeydim. Müdürümün verdiği araba ile doğum haberini alınca hastaneye gittim. Gece-gündüz çalıştım, yıllarca yıllık izin yapmadım.
Eğer bugün bir yerlere geldiysem, birincisi dürüst olmaya çalışıyorum, ikincisi ise işime fazlasıyla sahiplendiğimi, işimden hiç çalmadığımı düşünüyorum. Herhalde bu özelliklere geldim buralara.
[B]TÜRKİYE’DEKİ FUTBOLU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ. TURKCELLE SÜPER LİGİ’NDEKİ GELİŞMELERE BAKIŞ AÇINIZ NEDİR?[/B]
Türkiye’deki futbolu açıkçası Avrupa düzeyinde bulmuyorum. Kalitemizde ciddi bir eksiklik var. Ama bu sene beni mutlu eden, Anadolu’nun futbol adına direnişe geçmesidir. Artık şampiyon adayları için Anadolu takımları çantada keklik değil. Bu yeterlimi? Bana göre yeterli değil. Önce İstanbul’un üç büyüklerinin, sonra Anadolu’nun daha da güçlenmesi, etkili duruma gelmesi, futboldaki mücadeleyi ve tempoyu artırmaları gerekir. Avrupa’ya oranla daha yavaş oynuyoruz, daha az mücadele ediyoruz.