BİR ONURLU YAZI ŞEHİTLER ÜZERİNE
ŞE-REF-SİZ- LER..
İnsanlıktan nasip almamış ********lere bir çift sözüm var.
Siz ne oldukları belli olmayan, amacı ve gayesi büyük abilerine köle olmak için hizmet eden ey şeref yoksunu aç köpekler.
Dağlara çıkarak hayalini kurdukları dünyaları için mücadele eden ve 20 yaşında ana kucağından , baba ocağından ayrılarak vatanı için kendini siper eden mehmetçiklerimize hain pusular kurararak silah sıkan, insanlıktan zerre kadar nasip almamış yıkanmış beyinler.
Hayaleriniz ve adi emellerinizle yaşadığınız bu kutsal topraklarda gömülecek birkarış dahi toprak bulamayacaksınız.
Pis derelerde hayvan gibi yıkanacak. Mağaralara gömüleceksiniz.
“Ateş düştüğü yakar”.
Pazar günü Ankarada oynadığımız maçtan Sivas’a dönüyorum. Aracımız bir benzin istasyonunda mola verdi. O ara televizyon ekranında bir son dakika haberi alt yazısı okudum. ”13 askerimiz şehit” diye.
Elim tutuldu. dilim tutuldu .Alışveriş için girdiğim marketten elim boş çıkmışım farkında olmadım.Uçtum , gittim. Farklı dünyalara bu haber beni aldı taa 13 yıl önce askerlik yaptığım yıllara götürdü.
Yıl:1994
Aylardan : Temmuz
Kayseri 1. Komando Tugayında görevliyim. Şehit haberleri o dönem bundan daha sık bir bir geliyor .Benimde görev alanım içinde olan muhabere haber merkezlerine acılı şehit haberleri ilk olarak buraya düşmeye başlıyor. Birlikte gece nöbetçi olan komutanımızla şehit olan asker arkadaşlarımızın ailelerine haber verme işi bana düşüyor.
Varmı böyle bir görevi yapmak. Veya askeri kural ilşe emri yerine getirmemek. Arkadaşının şehit olduğunu o an telefona çıkan anne ,baba yada kardeşine söylebilmek.Komutanımla yüz yüze geliyoruz.Şehit olan silah arkadaşımın ailesinin ev telefonunu ben çeviriyorum. Ve o an telefona çıkan babasına bir saniye ,” komutanımız görüşecek”. diyorum.
İki kelime etmeden komutanım telefonu konuşurken kapatıyor ve o müthiş sözü bana söylüyor.“ Mustafa fena oluyorum. Evladım.Sen şu an evde bulunan babasından başka bir yakınını iste ve durumu anlat .”diyor. Beynimde karma karışık duygular.Tekrar arıyorum.Ve olayı kem küm izah ediyorum. Oğullarının Şırnak’ta olduğunu ve kendilerini acele beklediklerini söylüyorum.Daha ben cümlelerimi bitirmeden.Ağıtlar Yükseliyor.Mehmetçiğimizin can arkadaşımın evinden. Öldü mü ,Vurdular mı? sorusuna cevap veremeden telefonu kapatıyorum.
Hiç gözünden göz yaşı gelmeyen biri olarak bildiğim benden yaşlar boşalıyor.
İsyan ediyorum.
Bu neyin mücadelesi. düşmanımız kim diye.13 yıl önce cevap bulamadığım gibi bugün yine cevap bulamıyorum.
İşte önceki gün akşam Ankaragücü-Sivasspor karşılaşması için gittiğim Ankaradan dönerken yaşadığım ve hayatım boyunca bugüne kadar hiçbir yerde paylaşmadığım üzücü anımı sizinle paylaşmak istedim. Ve ilk defa bu yaşadığım bu acı olayı 13 yıl sonra sizlere yaşadığım duygularımla size aktardım.
Bu acı dolu üzücü anımı düne kadar sadece Komutanımla ben yani iki kişi paylaşmıştık.
Allah bu topraklar için görev yaparken şehit düşen , vatanımızın savunmasında mermiye göğüs geren bütün şehitlerimizin makamını cennet eylesin.
Milletimizin başı sağ olsun.
Gün birlik olma zamanı, oyunlara ve kurulan çeşitli tezgahlara gelmeme zamanıdır.
Kurt puslu havayı sever.
Not: Yazık Bir ermeni kadar askerimizin değeri yokmuş. yanarım da ona yanarım.
Biz eğlenmeye devam edelim. Hayatı hep magazine alalım.
onların ekmeğine biraz daha yağ sürelim.
Ey!...Türk Titre ve kendine dön.
Mustafa Ateş/
ALTINA İMZAMI ATIYORUM SAYIN MUSTAFA ATEŞ KARDEŞİM TÜM VATAN EVLATLARINI SAYGIYLA ANIYORUM MEKANI CENNET OLSUN TÜMŞEHİTLERİMİZİN
|