Alıntı:
merkez_emre Nickli Üyeden Alıntı
aynen katılıyorum sonmez abi...
bu arada tribun kültürü internette değil canlı hayatta stadyumda deplasmanda yollarda dinlenme tesislerinde yapılan tezahuratlarda ölçülür 
|
Evet
Emre kardeş, güzel demişsin.
Hatta ben de bir iki cümle ekleyeyim :
Tribün kültürü sadece maç esnasında yapılan tezahüratlardan ibaret değildir.
Elbetteki maç esnasında yapılan tezahüratlar önemlidir ve de etkindir.
Ancak bu
vitrin kısmıdır.
Birde bu işin
mutfak departmanı vardır.
Mutfak, ürünsüz olursa; vitrin verimsiz olur...!
Tüm kültürlerin bir mazisi vardır,
efsanesi vardır, tarihi vardır, kökeni vardır, süreci vardır...
Tribün kültürü için de :
- Altyapı olmalı,
- Mekan olmalı,
- Mutfak olmalı,
- Malzeme olmalı,
- Birikim olmalı,
- Donanım olmalı,
- Kadro olmalı,
- Aşk olmalı,
- Azim olmalı,
- İnanç olmalı...
- Ayrıca, Emrenin dediği gibi,
canlı olmalı...!
Aşk, yaşayan bir orginazma gibi canlıdır.
- ''
Ayşe seni seviyorum ama,
Sibeli de seviyorum'' gibisinden,
çifte yanar döner, karmaşık ikilemler yaşamadan,
-
''Biz sevdik mi adam gibi severiz'' deme cesaretini gösteren ve
-
''Bir tek seni sevdim gerisi yalan'' kararlılığını haykıran bir sevdanın adıdır
aşk...!
Bu aşk ki :
- Heyecandan kalpleri titretir,
- Geceleri uykusuz bırakır,
- Kelimeleri kifayetsiz bırakır,
- Cebindeki son harçlığı feda ettirir,
- ...
Sivasspor aşkı da böyle olmalı.
( Ölü ve deli aşktan ziyade)
İkilemsiz, sadık ve gerçekçi...!
.
.
.