 Mustafa Ateş/Sivaspostası
Mustafa Ateş/Sivaspostası
Sivasspor 3 haftadır tel tel dökülüyor.
Konsantre eksikliği gözüküyor.
Lig bitmiş havasında mücadele edenler var.
Ancak henüz lig bitmedi.
Allahtan bizi düşünen rakiplerimiz var.
Onlarda olmasa halimiz inan haraptı.
Konya ve Kasımpaşa ligden düştüler.
Buca ligde can çekiştiriyor. Mucize üstü güç gerek. 
Gençlerbirliği maçına dönelim.
Her zamanki gibi maça iyi başlıyoruz.
Nedense sonunu getiremiyoruz.
Gençlerbirliğinin iki iyi adamını tutamadık.
Bu ağır defansla tutmamızda zaten çok zor.
Oktay Delibalta ve Hurşut defansımızı çok bunalttı.
Bizde kenar yönetim gibi maçı sadece seyrettik.
Ziya gibi genç koşan adam markajı yapan futbolcuyu niye bekletiyoruz.
Hala anlamış değilim.
Oyun üstünlüğümüzü nasıl kuracağımızın planı yok.
İlk yarıda attığımız tek gol var.
Onu da defans oyuncusu Navratil atmış.
Kamil yine sahada yok.
Eneramo nereye koşuyor. Amacı nedir. Belli değil.
Sivasspor çok kötü oynadı.
Rakibe adeta,” gel kalem sana açık” dedi. Onlarda geldi.
Hurşut ve Oktay organizasyonu ile golü buldu.
Hurşut ve Oktay’ın varlığını hepimiz gördük. Yedek kulübesi göremedi.
Hakemin Kırmızı kart kararı çok ağırdı.
Sivasspor ne kadar kötü mücadele etti ise hakemde o kadar kötü idi.
Netice kaçınılmaz oldu. Yine kefeni yırtamadık.
Matematiksel heyecanı haftaya taşıdık.
Burada taraftarlarımıza bir sözüm olacak.
Taraftarlar derken koltukları kıranları ve sahaya atanları kast ediyorum.
Arkadaşlar, hakemler çok kötü olabilir.
Penaltıyı da vermeyebilir. Bariz attığınız golünüzü de saymayabilir.
Hatta takımınıza haksız ve alçakça Kırmızı kartta verebilir.
O size kendi stadyumunuza ve takımınıza zarar verme hakkı doğurmaz.
Koltuklar havaya uçarken gördüm.
O tribünü deplasman takımının oturduğu alan zannettim.
Bu ne hırs kardeşim. Allah aşkına siz neyin peşindesiniz.
Sivas’ı Sivasspor’u sevmek bu mu?
Koltukları kırıp sahaya atan zihniyet Sivasspor’u seviyorum diyemez.
Sivassporun maddi ve manevi ceza almasına sebep veren Yiğidoyum diyemez.